
Bugün sabahın erken saatlerinde Türkiye'nin dört bir yanında okul bahçeleri, uzun bir yaz tatilinin ardından yeniden hayat doldu. 18 milyondan fazla öğrenci için yepyeni bir macera başlarken, ailelerde de hem heyecan hem de hüzün karışımı duygular hakimdi. Kimi minikler annelerinin eteğine sıkı sıkı yapışırken, kimi de koşa koşa sınıflarına girdi—eğitim sistemimizin en doğal ve en insani manzaralarıydı bunlar.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın paylaştığı verilere göre, bu yıl yaklaşık 1.2 milyon öğretmen de görev başında. Özellikle okul öncesi ve birinci sınıf öğrencileri için uyum süreci aslında geçtiğimiz hafta başlamıştı ama bugün işin rengi biraz daha ciddileşti. Veliler sabah trafiğine yeniden alışmak zorunda kalırken, servis şoförleri de yolları tekrar hatırlamaya başladı. Eh, eğitim seferberliği dediğin böyle bir şey işte!
Peki Ya Ders Programları ve Yeni Düzenlemeler?
Bu sene müfredatta da bazı değişiklikler var. Özellikle dijital okuryazarlık ve iklim değişikliği konularına daha fazla ağırlık verileceği konuşuluyor. Ayrıca okullardaki tablet ve akıllı tahta altyapısının da bir hayli geliştirildiği söyleniyor—ne kadarının doğru olduğunu zaman gösterecek tabii.
Bakanlık yetkilileri, tüm okullarda temizlik ve hijyen tedbirlerinin en üst düzeyde tutulacağının altını çizdi. Ne de olsa salgın döneminden çıkarılan dersler hâlâ taze. Ama veliler arasında hâlâ endişe duyanlar var—haklılar mı? Bence evet, ama umarım bu sene her şey yolunda gider.
Servis, Yemek ve Ulaşım Sorunlarına Çözümler
Her sene olduğu gibi bu sene de servis ücretlerindeki artışlar velileri zorluyor. Kimi ilçelerde fiyatlar neredeyse %40'a varan oranlarda artmış. Belediyeler ücretsiz ulaşım desteği verse de yetersiz kalan bölgeler de yok değil. Yemekhanelerdeki fiyat artışları da cabası. Velhasıl, okul masrafları aile bütçesini her sene biraz daha zorluyor—acaba devlet bu konuda ek önlemler alacak mı?
Bir de tabii kayıt parası ve bağış konusu var. Resmen yasak olmasına rağmen hâlâ bazı okulların velilerden “gönüllü bağış” talep ettiği duyumları geliyor. Eğitim hakkı, parası olanın hakkı olmasın sakın!
Öğretmen Atamaları ve Norm Kadro Sorunu
Gelelim öğretmen meselesine. 20 bin yeni öğretmen ataması bu sene de beklentileri karşılamadı. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde norm kadro fazlası öğretmenler, yer değiştirme telaşında. Kimi öğretmenler ise il içi ve il dışı rotasyon sebebiyle ailelerinden ayrılmak zorunda kalacak. Zor meslek—hem öğrenci hem de öğretmen tarafından.
Veliler ve eğitimciler, kaliteli eğitimin sadece müfredatla değil, aynı zamanda mutlu ve motive öğretmenlerle mümkün olduğunu unutmamalı. Umarım bu sene onlar da hak ettikleri değeri görür.
Kısacası, 2024-2025 eğitim-öğretim yılı hem umutlu hem de bir o kadar tartışmalı başladı. Önümüzdeki günlerde hem sınav takvimi hem de sosyal etkinliklerle yeniden gündemimize oturacak. Şimdilik tüm öğrencilere başarılar, öğretmenlere kolaylıklar, velilere de sabır diliyoruz. Haydi hayırlısı!