MEB'den Öğretmenlere Müjde: Ortak Yazılılar İçin Örnek Soru Dağılım Tabloları Yayımlandı!
MEB'den Ortak Yazılılar İçin Örnek Soru Dağılım Tabloları

Öğretmenlerin uzun zamandır dilinde olan bir konuya nihayet çözüm geldi. Milli Eğitim Bakanlığı, ortak yazılı sınavlar için kılavuz niteliğinde bir adım attı. Bakanlık, 'Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği' kapsamında yapılacak ortak sınavlar için örnek konu ve soru dağılım tablolarını resmi internet sitesinden yayımladı.

Peki bu tablolar tam olarak ne işe yarayacak? Aslında cevap oldukça basit. Artık öğretmenler, birden fazla şubede okutulan derslerin yazılı sınavlarını hazırlarken elinin altında bir yol haritası bulacak. MEB'in yayımladığı örnek tablolar, hangi konudan kaç soru sorulması gerektiği konusunda standart bir çerçeve çiziyor.

İşte Yapılması Gerekenler

Bakanlık, bu sürecin nasıl işleyeceğine dair de net talimatlar verdi. İlgili genelgeye göre;

  • Ortak sınavlar, zümre öğretmenler kurulu tarafından belirlenecek
  • Sınav tarihleri, eğitim öğretim yılı başında okul müdürlüğünce planlanacak
  • Yıllık plana uygun olarak bir dönemde en az bir ortak sınav yapılacak
  • Soru dağılımları, zümre öğretmenlerince örnek tablolara uygun şekilde hazırlanacak

Bu adımların tamamı aslında şu amaca hizmet ediyor: Standartlaşma. Farklı sınıflarda aynı dersi veren öğretmenlerin aynı ölçütlerde sınav hazırlamasını sağlamak. Böylece ölçme ve değerlendirme sürecinde yaşanan adaletsizliklerin de önüne geçilmesi hedefleniyor.

Pratikte Ne Değişecek?

Aslında değişim oldukça basit. Diyelim ki matematik dersi için ortak sınav yapılacak. Zümre öğretmenleri bir araya geliyor, MEB'in örnek tablolarını referans alarak hangi konudan kaç soru soracaklarına karar veriyor. Sonrasında? Sonrasında her şube için aynı sorularla sınav yapılıyor. Adil olmak bu kadar basit işte!

MEB'in bu hamlesi, özellikle yoğun tempoda çalışan öğretmenlerin iş yükünü hafifletecek gibi görünüyor. Artık saatlerce 'acaba bu konudan kaç soru sorsam?' diye düşünmeye gerek kalmayacak. Hazır bir çerçeve var, üzerine gidip dersin niteliğine göre küçük ayarlamalar yapmak yeterli.

Veliler açısından da olumlu bir gelişme aslında. Çocuğunun farklı şubedeki arkadaşıyla aynı sınava girdiğini bilmek, sınav sonuçlarının daha adil olduğu konusunda bir güven verecektir. Eğitimde standardizasyon -her ne kadar tartışmalı olsa da- ölçme açısından oldukça kritik.

Kısacası MEB, öğretmenlerin hayatını kolaylaştıracak pratik bir çözüm sunmuş. Umarız bu tür uygulamalar eğitim sistemimizin diğer alanlarında da yaygınlaşır. Sonuçta kim standart ve adil bir sistem istemez ki?