Tam 75 yıllık bir ömür ve 60 yılı aşkın bir marangozluk serüveni. Konya'da yaşayan Mehmet Şentürk, hızla dijitalleşen dünyada unutulmaya yüz tutmuş bir geleneği yaşatıyor. Talaş kokulu atölyesi, öğrenmek isteyen her gence açık.
"Elimdeki beceriyi mezara götürmek istemedim" diyor Şentürk, gözlerindeki ışıkla. On iki yıldır tamamen ücretsiz verdiği eğitimlerle yüzlerce gence meslek kazandırmış. Kimi öğrencileri şimdi kendi atölyesini açmış, kimi uluslararası projelerde çalışıyor.
Sanayide Çırak Krizi
Sanayi sitelerinde dolaşsanız, en sık duyacağınız şikayet bu: "Çırak bulamıyoruz!" Gençler artık el işi mesleklere sıcak bakmıyor. Oysa Şentürk'ün atölyesi her daim hareketli. Gençler, bu ustanın yanında sadece meslek öğrenmiyor; sabrı, disiplini ve iş ahlakını da içselleştiriyor.
Ahşabın dilinden anlayan bu nadir insanlardan biri o. Zanaatın inceliklerini öğretirken, bir yandan da gençlerle hayata dair sohbetler ediyor. "Para kazanmak önemli ama insan yetiştirmek daha değerli" diye ekliyor.
Geleceğe Miras
Şentürk'ün hikayesi, aslında hepimizin hikayesi. Kaybolmaya yüz tutan değerlerimize sahip çıkmanın, bir nesle ışık olmanın simgesi. Onun çabası, sanayinin çırak sorununa karşı ilham verici bir çözüm sunuyor.
Belki de ihtiyacımız olan şey, daha fazla Mehmet Usta. Gençlere fırsat verildiğinde neler başarabileceklerini gösteren, onlara inanan ustalar. Konya'daki bu küçük atölye, aslında Türkiye'nin dört bir yanına yayılması gereken bir model.
