
Kim demiş yaşın öğrenmenin önünde engel olduğunu? Güler Yıldırım, tam da bu kalıpları yerle bir eden bir isim. 53 yaşında, 5 çocuk annesi ve şimdi de bir üniversite öğrencisi. Hayatının baharında değil belki, ama öğrenme tutkusu hiç solmayan bir kadın o.
Aslında her şey, çocuklarının büyümesini beklemekle geçen yılların ardından başladı. Evlatları artık kendi ayakları üzerinde dururken, Güler Hanım da kendi hayallerine yönelme fırsatı buldu. "Neden olmasın?" dedi ve kolları sıvadı.
Hayaller İçin Geç Kalınmış Değil
Üniversite sınavına hazırlanmak - hele ki 50'li yaşlarda - kolay değil. Ama o, azmini ve kararlılığını ortaya koydu. Ders çalışırken torunlarıyla ilgilenmek, ev işlerini yetiştirmek... Tüm bunların üstesinden geldi. Belki de gençlerden bile daha fazla emek harcadı.
Sonunda o beklenen an geldi: Sınav sonuçları açıklandı. Ve işte o an - gözlerindeki o ışıltı her şeye değerdi. Ağırlıklı önlisans puanıyla yerleştiği Atatürk Üniversitesi Sosyal Hizmetler Bölümü'ne. Hayalini kurduğu o kapıdan içeri adımını attı.
Aile Destek Olunca
Peki arkasında kim vardı? Tabii ki ailesi. Eşi ve çocukları, onun bu kararını içtenlikle desteklediler. "Annemiz bize her şeyi verdi, şimdi sıra onda" diyen evlatları, ona güç verdiler. Torunları ise "anneanne öğrenci oldu" diye gurur duyuyorlar.
Güler Yıldırım'ın hikayesi, aslında hepimize bir mesaj veriyor: Hayallerin yaşı olmaz. İster 15 ister 53 yaşında olun, peşinden gidince gerçekleşebilecek şeyler var. Onun azmi, "ama benim yaşım geçti" diyenlere en güzel cevap niteliğinde.
Üniversite koridorlarında dolaşırken belki diğer öğrencilerden farklı görünebilir. Ama o, öğrenme heyecanıyla yanıp tutuşan bir kalbin aslında hiç yaşlanmadığının canlı kanıtı. Yeni arkadaşlıklar, yeni bilgiler, yeni ufuklar... Hepsi şimdi onun için.
Güler Yıldırım, sadece bir üniversite öğrencisi olmakla kalmıyor; aynı zamanda nice insan için ilham kaynağı oluyor. Onun başarısı, herkese şunu fısıldıyor: Hayallerinizin peşinden gidin, çünkü asıl kaybetmek, hiç denememektir.