
Eğitim camiasında uzun süredir konuşulan o konu nihayet netlik kazandı. Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmenlerin giyim kuşamına dair yeni düzenlemeleri içeren resmi bir genelgeyi yayınlayarak yürürlüğe koydu. Bu karar, okulların açılmasına kısa bir süre kala hem öğretmenleri hem de eğitim çevrelerini yakından ilgilendiriyor.
Peki bu yeni düzenleme tam olarak ne getiriyor? İşte madde madde yeni kurallar:
- Resmi kıyafet zorunluluğu: Artık öğretmenler okulda resmi kıyafetle görev yapacak. Bu, spor kıyafetlerle derse girme döneminin sona erdiği anlamına geliyor.
- Kot pantolon ve tişört yasağı: Gündelik kıyafetler olarak nitelendirilen kot pantolon, tişört, eşofman altı gibi giysilerle derse girilmeyecek.
- Kadın öğretmenler için kıyafet kuralları: Dekolte ve diz üstü etekler yasaklanırken, makyaj ve takı konusunda da sınırlamalar getirildi.
- Erkek öğretmenler için düzenlemeler: Sakal ve bıyık konusunda hijyen kurallarına uyulması şartı aranacak.
Bakanlık yetkilileri, bu düzenlemeyi eğitim ortamının saygınlığını korumak ve öğrencilere daha profesyonel bir görünüm sunmak amacıyla hayata geçirdiklerini belirtiyor. Aslına bakarsanız, bu tartışma yıllardır sürüp giden bir meseleydi. Kimi çevreler öğretmenlerin rahat kıyafetler giyebilmesi gerektiğini savunurken, kimi çevreler ise okulun resmi bir kurum olduğunu ve kıyafetin buna uygun olması gerektiğini dile getiriyordu.
Şimdi düşünüyorum da, öğretmenlik sadece bilgi aktarmaktan ibaret değil. Öğrenciler sadece öğretmenlerin anlattıklarını değil, onların davranışlarını, duruşlarını ve hatta giyim tarzlarını da örnek alıyor. Belki de bu yüzden böyle bir düzenlemeye ihtiyaç duyuldu.
Ancak şunu da eklemeden geçemeyeceğim: Öğretmenler odasında bu haber nasıl karşılandı acaba? Kimi öğretmenler daha profesyonel bir görünüme kavuşacakları için memnun olurken, kimi öğretmenler ise giyim özgürlüğünün kısıtlanmasına tepki gösterebilir. Sonuçta herkesin kendi tarzı ve konfor alanı var.
Bu arada, yönetmeliğin istisnaları da yok değil. Beden eğitimi öğretmenleri derslerinde spor kıyafet giyebilecek. Ayrıca okul yönetimleri, özel gün ve etkinliklerde farklı uygulamalara izin verebilecek. Yani her şey o kadar katı ve değişmez değil.
Velilerin ve eğitim sendikalarının bu konuda ne düşündüğü ise merak konusu. Bazı veliler öğretmenlerin daha resmi giyinmesini olumlu karşılarken, bazıları ise öğretmenlerin rahat olmasının ders verimliliği için önemli olduğunu savunabilir. Sendikaların ise muhtemelen bu konuda resmi açıklamaları yakın zamanda gelecektir.
Kısacası, yeni eğitim-öğretim yılına hem müfredat hem de kılık kıyafet anlamında yeni kurallarla giriyoruz. Bakalım bu değişiklikler eğitim ortamına nasıl yansıyacak? Öğretmenler bu kurallara uyum sağlayacak mı? Yoksa tepkiler nedeniyle yönetmelikte yeniden değişiklikler yaşanacak mı? Zaman içinde hep birlikte göreceğiz.