İstanbul'da eğitim veren binlerce okulun deprem performansı, özellikle şehrin birinci derece deprem bölgesi olması nedeniyle hepimizin zihnini meşgul eden bir konu. Vali Ali Yerlikaya, bu hassas meseleye dair son derece önemli bir açıklamada bulundu. Peki, bu açıklama ne getiriyor? Gelin hep birlikte derinlemesine inceleyelim.
Okulların Mevcut Durumu: Rakamlarla Gerçekler
Valilikten yapılan paylaşıma göre, İstanbul genelinde faaliyet gösteren okul sayısı tam olarak 3 bin 155. Bu devasa sayıdaki eğitim yuvasının güvenliği elbette ki her şeyden önce geliyor. Yerlikaya'nın altını çizdiği nokta şu: Bu okulların hiçbiri 'riskli' statüsünde değil. Yani, resmi olarak kayıtlara geçmiş ve acil müdahale gerektiren bir yapı bulunmuyor. Bu, ebeveynler ve eğitimciler için bir nebze olsun iç rahatlatıcı bir haber gibi duruyor, değil mi?
Fakat işin bir de diğer tarafı var. 'Riskli olmamak', oturup rahatlamak için yeterli bir sebep mi? Aslında pek değil. Vali, okulların büyük bir çoğunluğunun—yüzde 85'inden fazlasının—2000 yılı ve sonrasında inşa edildiğini vurguladı. Bu tarih, deprem yönetmeliğinde çok daha sıkı kuralların devreye girdiği milat olarak kabul ediliyor. Dolayısıyla, bu tarihten sonra yapılan binaların depreme karşı çok daha hazırlıklı olduğu aşikar.
Peki Ya Eski Okul Binaları?
Tabii ki 2000 öncesi inşa edilmiş okullar da mevcut. İşte burası can alıcı nokta. Valilik, bu eski yapılar için de harekete geçmiş durumda. Yerlikaya, "Bu okullarımız için güçlendirme çalışmalarımız devam ediyor" diyerek sürecin aktif olduğunun sinyalini verdi. Yani, eski ama riskli olmayan binalar da güçlendirilerek modern deprem standartlarına uygun hale getiriliyor.
Pandemi, deprem, yangın... Okullarımız son yıllarda pek çok sınavdan geçti. İstanbul gibi devasa ve dinamik bir metropolde, eğitim altyapısını sürekli gözden geçirmek ve iyileştirmek şart. Valiliğin bu konudaki çalışmaları, aslında sadece binaları değil, çocuklarımızın geleceğini de güvence altına alma çabasının bir yansıması.
Son Söz Yerine: Güvenli Okul, Güvenli Gelecek Demek
Sonuç olarak, İstanbul'da eğitim veren tüm okulların depreme dayanıklı olduğu yönündeki bu net açıklama, toplumda bir güven duygusu oluşturmayı hedefliyor. Sürecin şeffaf bir şekilde paylaşılması da ayrıca takdir edilesi. Unutmayalım ki, deprem değil, hazırlıksız olmak asıl felaket. İstanbul bu anlamda, yapılan çalışmalarla kendini geleceğe hazırlıyor diyebiliriz.
