Her şey bir sınav gününde başladı. Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na (YKS) giren genç, tüm emeklerinin karşılığını almak üzereydi. Heyecan doruktaydı, ama kimse sonrasında yaşanacakları tahmin edemezdi.
Sınavdan çıktığı anda, babasını elinde bir buket çiçekle beklerken görmek – işte o an her şey değişti. Genç adamın gözlerindeki mutluluk, kelimelerle anlatılamazdı. Babası ise, gözyaşlarını tutamıyordu. "Biliyor musunuz, bu benim için sadece bir sınav değildi" diye anlatıyor genç, "Babamın yüzündeki o gurur ifadesi, her şeye değerdi."
Bir Babanın Gururu
Baba-oğul arasındaki bu sıcak an, sosyal medyada hızla yayıldı. İnsanlar, bu samimi duygu selinin etkisinden kurtulamadı. Kimi "İşte gerçek başarı bu!" yorumunu yaparken, kimi de "Böyle anlar bize insan olduğumuzu hatırlatıyor" diye ekliyordu.
Genç adamın sınav maratonu aslında aylar önce başlamıştı. Sabahın erken saatlerinde kalkıp gece geç saatlere kadar ders çalışmak – hepsi bu an için. (Babasının ona olan inancı ise hiçbir zaman sarsılmamıştı.)
Çiçeklerin Dili
Peki neden çiçek? Genç, "Babam bana her zaman destek oldu. Ona minnettarım. Bu küçük jest, ona teşekkürümün bir ifadesiydi" diyor. Çiçeklerin rengarenk görüntüsü, adeta başarısının simgesi gibiydi.
O gün orada olanlar için unutulmaz bir andı bu. Sınav stresinin yerini mutluluk almış, bir babanın evladıyla gurur duyması herkese ilham olmuştu. Belki de hayat böyle küçük anlardan ibaretti – kim bilir?
