
Gün ortasına gelmeden Avrupa'nın finansal nabzı bir kez daha hızlandı. Borsalar, adeta yerle bir olmuş gibi görünüyor - öyle ki, kırmızı rakamlar ekranlardan taşıyor. Peki bu çöküşün arkasında yatan gerçekler neler?
Piyasalar Neden Kan Kaybediyor?
Analistler, son haftalarda yaşanan bu sert düşüşü "beklenmedik" olarak nitelendirmekten kaçınıyor. Aslında uyarı işaretleri aylardır vardı:
- Enerji fiyatlarındaki istikrarsızlık (özellikle doğalgaz krizi)
- Merkez bankalarının agresif faiz politikaları
- Küresel resesyon korkularının yeniden alevlenmesi
Frankfurt'taki bir trader'ın dediği gibi: "Piyasalar artık ne yapacağını şaşırmış durumda. Her gün yeni bir krizle uyanıyoruz."
Hangi Sektörler En Çok Etkilendi?
Teknoloji hisseleri -özellikle yazılım şirketleri- adeta birer domino taşı gibi devrildi. Ancak asıl sürpriz, genellikle "güvenli liman" olarak görülen sağlık sektöründeki çöküş oldu.
İşin ilginç yanı? Kimse "dibe vurduk" diyemiyor. Çünkü her yeni gün, bir öncekinden daha kötü geçiyor gibi görünüyor.
Uzmanlar Ne Diyor?
Londra'daki bir ekonomist, durumu şöyle özetliyor: "Bu sadece bir düzeltme değil, sistemik bir güven kaybı. Yatırımcılar artık hiçbir şeye inanmıyor."
Peki çıkış yolu var mı? Bazılarına göre bu kaçınılmaz bir "temizlik" süreci. Diğerleri ise hükümetlerin acilen müdahale etmesi gerektiğini savunuyor. Gerçek şu ki, kimse kesin bir cevap veremiyor.
Bir de şu var: Alışılmadık derecede yüksek işlem hacimleri, paniğin boyutlarını gözler önüne seriyor. Sanki herkes bir an önce kaçmaya çalışıyor gibi...