Dünya finans piyasaları bugünlerde adeta bir lunapark treni gibi inip çıkıyor. Öyle ki, yatırımcılar nereye bakacaklarını şaşırmış durumda. Bir yanda doların yeniden yükselişe geçmesi, diğer yanda altının parlamaya devam etmesi derken, borsalar ise tam bir kararsız halde.
Aslında durum hiç de sürpriz değil - son haftalarda gelen ekonomik veriler zaten bu dalgalanmanın habercisiydi. Ama kimse bu kadarını beklemiyordu doğrusu.
Doların Yeni Rakibi: Güçlü Ekonomik Veriler
Dolar endeksi, dünkü işlemlerde tam %0.4'lük bir sıçrama yaparak 105.2 seviyesine ulaştı. Bu rakamlar son iki ayın en yüksek değerleri olarak kayıtlara geçti. Peki neden? Güçlü ekonomik veriler ve beklenenden daha yüksek seyreden enflasyon, Fed'in faiz indirimlerini erteleyebileceği endişelerini artırdı.
Euro bölgesinden gelen zayıf veriler ise euro/dolar paritesini 1.07'nin altına itti. Yani Avrupa ekonomisinin toparlanması beklenenden daha yavaş ilerliyor.
Altın Parlıyor Ama...
Altın fiyatları ise tam 2385 dolar seviyesinde işlem görüyor. Ons başına bu rakam, geçen aya göre kayda değer bir artışa işaret ediyor. Fakat - ve bu önemli bir 'fakat' - artışın temelinde sadece enflasyon korkusu yatmıyor.
Ortadoğu'daki gerilimler ve merkez bankalarının altın alımlarını sürdürmesi, bu sarı metale olan talebi diri tutuyor. Yine de, doların güçlenmesi altının daha da yükselmesini engelliyor gibi görünüyor.
Borsalar: Kararsız Aşık Misali
Borsalar deseniz... Ah, borsalar! Bir yukarı bir aşağı. Avrupa borsaları karışık bir seyir izlerken, Asya piyasaları da aynı belirsizlik içinde. Londra'da FTSE 100 hafif bir düşüş yaşarken, Almanya'nın DAX endeksi neredeyse yerinde sayıyor.
Wall Street'te ise durum daha da ilginç: Teknoloji hisseleri bir miktar toparlanma sinyali verirken, perakende sektörü endişelerini sürdürüyor. Sanki herkes ne yapacağını bilmiyor da, birbirini izliyor.
Peki Ya Petrol?
Ham petrol fiyatları, işte orası biraz daha net görünüyor. Brent petrolü varil başına 83 dolar civarında seyrederken, ABD ham petrolü ise 78 doların biraz üzerinde. OPEC+'nın üretim kısıtlamalarını sürdüreceği beklentisi, fiyatları destekliyor ama - küresel ekonomik yavaşlama endişeleri bu desteği sınırlıyor.
Yani özetle: Finans dünyası şu anda 'bekle ve gör' modunda. Yatırımcılar, önümüzdeki haftalarda açıklanacak enflasyon verilerini ve merkez bankalarının açıklamalarını dört gözle bekliyor. Kim bilir, belki de bu dalgalanma yeni fırsatların habercisidir - ya da sadece daha büyük bir fırtınanın sessiz öncesi.