Heyecanla beklenen o an nihayet geldi! 2026 yılı bütçe teklifi, tam da tahmin edildiği gibi, TBMM Başkanlığı'na resmi olarak iletildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasını taşıyan bu önemli belge, önümüzdeki yılların ekonomik yol haritasını çiziyor adeta.
Peki bu bütçede neler var? Aslına bakarsanız, beklenenin biraz üzerinde rakamlarla karşı karşıyayız. Kamuoyunda konuşulanları bir kenara bırakın - gerçekler sandığınızdan daha farklı olabilir.
Rakamlar Konuşuyor: İşte Çarpıcı Detaylar
Bütçenin bel kemiği diyebileceğimiz sosyal güvenlik harcamaları, inanılmaz bir yekün tutuyor. Tam 1 trilyon 895 milyar lira! Bu rakamı duyunca insan ister istemez "Acaba yanlış mı duydum?" diye düşünmeden edemiyor. Ama hayır, gerçek bu.
Eğitim alanına ayrılan kaynak ise tam 1 trilyon 156 milyar lira seviyesinde. Şöyle bir düşünsenize, bu parayla neler yapılabileceğini... Okullar, laboratuvarlar, öğretmenler - hepsi bu rakamın içinde gizli adeta.
Sağlık Bütçesi: Beklentileri Aşan Bir Artış
Sağlık alanındaki harcamalar ise 651 milyar liraya ulaşmış durumda. Pandemi sonrası dünyada sağlığın ne kadar önemli olduğunu hepimiz acı tecrübelerle öğrendik. Bu rakam, aslında devletin bu konuya verdiği önemi gösteriyor bence.
Peki ya savunma sanayi? 551 milyar lira... Bu alandaki yatırımların ülke güvenliği açısından taşıdığı önem herkesin malumu. Yerli ve milli projelerin hız kesmeden devam etmesi için bu kaynağın hayati önemi var.
Bütçe Süreci: Şimdi Ne Olacak?
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu şimdi bu teklifi ele alacak. Milletvekillerinin uzun ve yoğun görüşmeler yapacağı kesin. Komisyon aşamasından sonra ise sıra Genel Kurul'daki müzakerelere gelecek.
Bu süreçte muhalefetin nasıl bir tutum sergileyeceği merak konusu doğrusu. Herkesin kafasında aynı soru: "Acaba bütçe meclisten nasıl bir şekilde çıkacak?"
Ekonomi yönetiminin bu bütçeyle verdiği mesaj oldukça net: Büyüme hedefleri ve istikrar öncelikli. Fakat - şunu da eklemeden geçemeyeceğim - enflasyonla mücadele konusunda atılacak adımlar da en az bu kadar önemli.
Kamu mali disiplini korunurken, vatandaşın cebini de düşünmek gerekiyor. Zor denge bu olsa gerek...
Sonuç olarak, 2026 bütçesi Türkiye'nin ekonomik geleceği açısından kritik bir dönüm noktası olabilir. Rakamlar büyük, beklentiler ise daha da büyük. Geriye tek bir şey kalıyor: Bekleyip görmek.