Garanti BBVA Genel Müdürü'nden Enflasyon ve Faiz Tahmini: Aralık'ta %1,35, Yıl Sonu %25
Garanti BBVA Müdürü: Enflasyon Yıl Sonu %25, Politika Faizi %32

Garanti BBVA Genel Müdürü Mahmut Akten, bankanın düzenlediği yıl sonu değerlendirme toplantısında Türkiye ekonomisinin güncel görünümüne ve para politikasına ilişkin kapsamlı açıklamalar yaptı. Akten'in paylaştığı enflasyon ve faiz beklentileri, önümüzdeki döneme ışık tuttu.

Enflasyon ve Faiz Tahminleri Netleşti

Mahmut Akten, Aralık ayı için aylık enflasyonun %1,35 seviyesinde gerçekleşeceğini öngördüklerini ifade etti. Bu beklentinin arkasında, eğitim zamlarının geride kalması, giyim ve sezon açılışlarındaki artışların tamamlanmış olması ve Kasım ayındaki indirimlerin baz etkisi yatıyor.

Yıl sonu enflasyon tahminlerini ise %25 olarak revize ettiklerini belirten Akten, politika faizi için de 2025 sonunda %32 seviyesini öngördüklerini açıkladı. Ocak ve Şubat aylarında asgari ücret artışı gibi sezonsal faktörlerle enflasyonda geçici bir yükseliş yaşanabileceğine dikkat çekti.

Merkez Bankası'nın Aralık Hamlesi ve 'Gerçek Faiz' Vurgusu

Merkez Bankası'nın Aralık ayı Para Politikası Kurulu toplantısında politika faizinde 100 baz puan indirim yapma ihtimalini %80 olarak değerlendiren Akten, 150 baz puanlık bir indirim ihtimalini de tamamen dışlamadı.

Tepe noktasından bu yana yapılan 600-650 baz puanlık indirime rağmen, bu düşüşün mevduat faizlerine sadece 350 baz puan yansıdığını vurgulayan Akten, "Mevduat faizleri aynı hızda düşmeyince kredi faizlerini de istediğimiz hızda indiremiyoruz" dedi.

Akten, politika faizinin %39,5 olmasına karşın mevduat faizlerinin %41-42 bandında seyrettiğine işaret ederek, "Gerçek faiz politika faizinden daha yüksek" tespitini yaptı. Bunun nedenini ise Merkez Bankası'nın sadece politika faiziyle değil, TL mevduat ve kredi büyümesi rasyolarıyla da sistemi yönetmesine bağladı.

Ekonomik Büyüme ve Sektörel Değerlendirmeler

Dün açıklanan ve %3,7 olarak gerçekleşen üçüncü çeyrek büyüme verisini değerlendiren Garanti BBVA Genel Müdürü, "Yüksek reel faiz ortamında bile %3,7 büyüme birçok ülkede eksi %10 anlamına gelirdi. Türkiye ekonomisi çok güçlü" ifadelerini kullandı.

Yumuşak bir iniş için ideal büyüme bandının %3,5-4 aralığı olduğunu belirten Akten, daha yüksek büyümenin dezenflasyon sürecini zorlaştıracağının altını çizdi.

KOBİ kredilerinde takipteki alacak oranının (NPL) arttığına dikkat çeken Akten, toplam yeni NPL girişleri içinde KOBİ'lerin payının %12-13'ten %18-20'ye yükseldiğini açıkladı. Yüksek faiz ortamında taksit ödeme gücü zorlanan müşteriler olduğunu kaydetti.

Öte yandan, kredi kartı harcamalarının hala en hızlı büyüyen kalem olduğunu belirten Akten, dijitalleşmenin tamamlandığını ve 200 TL üzeri işlemlerin neredeyse tamamen kartla yapıldığını söyledi.

Türkiye'nin savunma sanayii, turizm, kimya, ağır sanayi ve otomotivde dünya çapında rekabet gücüne sahip olduğunu vurgulayan Mahmut Akten, Çin'den Türkiye'ye ciddi yatırım kararları alındığını, yakında daha fazlasını duyacaklarını müjdeledi. Jeopolitik konum, genç nüfus ve hızlı karar alma kültürünün ülkenin büyük avantajları olduğunu sözlerine ekledi.

Akten, konuşmasını "Yüksek faiz hepimizin canını yakıyor ama dezenflasyon için gerekli. Uzun vadede hem bankalar hem müşterilerimiz kazanacak" diyerek tamamladı.