Göreve geldiği günden bu yana adeta bir fiyat savaşçısı gibi çalışan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmed Şimşek, nihayet beklenen müjdeyi verdi. Dün akşam saatlerinde katıldığı bir televizyon programında, enflasyonla ilgili kritik açıklamalarda bulundu.
"Artık tırmanışın sonuna geldik" diyen Şimşek'in yüzündeki o hafif gülümseme her şeyi anlatıyordu sanki. Zorlu bir maratonun son kilometrelerine girildiğinin işaretiydi bu.
Rakamlar Ne Diyor?
TÜİK'in açıkladığı son verilere göre haziran ayında yıllık enflasyon %71,30 olarak gerçekleşmişti. Ama asıl önemli olan aylık bazdaki düşüş eğilimi. Şimşek'in altını çizdiği nokta tam da buydu: "Aylık enflasyondaki yavaşlama, yıllık enflasyonun da önümüzdeki aylarda gerileyeceğinin en güçlü göstergesi."
Peki bu iniş ne zaman hissedilecek? Bakan'ın bu soruya cevabı net: "Temmuz ayından itibaren yıllık enflasyonda belirgin bir düşüş göreceğiz." Yani beklemeye devam ama artık ışığı göründü.
Mücadelenin Arkasındaki Strateji
Şimşek'in anlattıkları, aslında bir makroekonomi dersi gibiydi. Para politikası, maliye politikası ve yapısal reformlar - bu üçlü sacayağının nasıl uyum içinde çalıştığını adeta hikaye eder gibi anlattı.
- Merkez Bankası'nın faiz kararlarındaki kararlılık
- Kamu harcamalarındaki disiplin
- Enflasyon beklentilerinin yönetimi
Bunların hepsi, bir senfoni orkestrası gibi uyum içinde çalışıyor. Şimşek'in deyimiyle, "Her enstrüman kendi partisunu çalıyor ama sonuçta ortaya uyumlu bir bütün çıkıyor."
Sokaktaki Vatandaş Ne Hissedecek?
Aslında herkesin kafasındaki tek soru bu: Market alışverişinde, akaryakıt istasyonunda, kira öderken bu düşüşü hissedecek miyiz?
Şimşek bu konuda temkinli ama umutlu: "Enflasyon bir gecede düşmez ama yön değişti. Tırmanış durdu, iniş başladı." Yani sabırlı olmak gerekiyor ama artık trend aşağı yönlü.
Bir de şu unutulmamalı - enflasyonla mücadele bir maraton. Sprint değil. Şimşek'in de dediği gibi, "Biz sadece ilk virajı döndük, önümüzde uzun bir yol var."
Peki ya dolar? Altın? Borsa? Bakan bu konularda da ipuçları verdi ama detayları önümüzdeki haftalara bıraktı. Anlaşılan o ki, ekonomi kurmayları önümüzdeki dönem için yeni hamleler hazırlıyor.
Sonuç olarak, ekonomideki bu dönüm noktası sadece istatistiklerdeki bir rakam değil. Herkesin cebini, bütçesini, gelecek planlarını doğrudan etkileyen bir gelişme. Ve görünen o ki, zorlu bir dönemin ardından nihayet hafif bir rahatlama geliyor.
Tabii Şimşek'in de uyardığı gibi, "Bu süreçte disiplinden taviz vermek yok." Yani rehavete kapılmanın sırası değil, tam tersine reformların hızlandırılması gereken bir dönem.