Gözler bir kez daha Merkez Bankası'nın üzerindeydi. Ve Başkan Fatih Karahan, mikrofonların karşısına geçtiğinde her kelimesi dikkatle not edildi. Aslında beklenen bir açıklamaydı bu, ama içerdiği mesajlar ekonomideki rüzgarın yönünü gerçekten değiştirebilirdi.
Karahan'ın tonu, ihtiyatlı bir iyimserlikle harmanlanmıştı adeta. "Geldiğimiz noktada, enflasyon göstergelerinin olumlu yönde seyrettiğini görüyoruz" derken, sesindeki o hafif rahatlama bile dikkatlerden kaçmadı. Ama hemen ardından ekliyor: "Ancak, bu yolda istikrarı sürdürmek en büyük önceliğimiz olmaya devam edecek."
Rakamlar Ne Söylüyor?
Nisan ayı enflasyon verileri, birçoğumuz için sürpriz oldu. Beklentilerin altında kalması, pazarları hareketlendiren bir gelişmeydi. Karahan da bu düşüş eğiliminin altını çizdi, fakat bir uyarıyı da esirgemedi: "Tek bir veriye bakıp da rehavete kapılma lüksümüz yok." Gerçekten de, enflasyon canavarıyla mücadele uzun soluklu bir maraton.
Peki, faizler ne olacak? İşte herkesin merak ettiği soru bu. Karahan'dan net bir cevap var: "Para politikası duruşumuz, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde düşüşe geçtiğini görene kadar sıkı olmayı gerektiriyor." Yani, o kırmızı düğmeye basmak için henüz erken diyebiliriz.
Piyasalar Nasıl Tepki Verdi?
Böylesine önemli açıklamaların ardından piyasalarda dalgalanma olmaması neredeyse imkansız. Döviz kurlarındaki o ince sarsıntıyı hissetmemek elde değil. Yatırımcılar, Merkez'in kararlı duruşunu takdirle karşılıyor gibi görünse de, içlerinde bir şüphe uyanmıyor değil – acaba bu disiplin ne kadar sürecek?
Analistler ise ikiye bölünmüş durumda. Bir kısmı, "Enflasyon yoldan çıkarsa faiz artırımı bile masaya yatırılabilir" görüşünde. Diğerleri ise, "Mevcut politika yeterli, sabırlı olmalıyız" diyerek farklı bir kulvardan sesleniyor.
Sonuç olarak, Karahan'ın liderliğindeki TCMB, zorlu bir denge oyunu oynuyor. Büyüme ile enflasyon arasındaki o ince çizgide yürümek hiç de kolay değil. Önümüzdeki aylar, bu politikanın meyvelerini verip vermeyeceğini gösterecek. Hepimiz, cüzdanlarımızı biraz daha rahatlatacak o günleri dört gözle bekliyoruz.
