Ekim ayı geldiğinde, Türkiye'nin imalat sektöründe hava biraz daha soğudu desem yalan olmaz. İşte o meşhur PMI endeksi - yani Satın Alma Yöneticileri Endeksi - Ekim'de 46,5 seviyesinde kayıtlara geçti. Bu rakam, eşik değer olan 50'nin altında kalınca, sektörün küçülme eğiliminde olduğunu gösteriyor.
Aslında durum hiç de sürpriz değil. Zaten Eylül'de 47,4 olan endeks, Ekim'de daha da gerilemiş. Yani işler yavaşlıyor, bu net. Peki neden? Siparişlerdeki düşüş en büyük etken. Hem iç piyasa hem de dış talep zayıf. İhracat siparişleri özellikle dikkat çekici şekilde azalmış.
Üretim ve İstihdamda Düşüş
Üretim tarafına bakalım bir de. Siparişler azalınca, doğal olarak üretim de düşüyor. Firmalar stoklarını eritmeye çalışıyor adeta. İstihdam konusu ise daha da hassas. İşe alımlar durmuş durumda, hatta bazı firmalar kadro daraltmaya bile gitmiş.
Maliyetler deseniz, o da ayrı bir dert. Hammadde fiyatları, enerji maliyetleri derken üreticinin sırtındaki yük giderek ağırlaşıyor. Fiyat artışlarını müşteriye yansıtmak ise her zaman kolay olmuyor.
Uzmanlar Ne Diyor?
Ekonomi çevrelerinde bu veriler 'beklentiler doğrultusunda' yorumlanıyor. Yani kimse şaşırmadı aslında. Küresel ekonomideki belirsizlikler, enflasyon baskısı derken Türkiye'nin de bu rüzgârdan etkilenmesi kaçınılmazdı.
Ancak şunu da eklemeden geçmeyelim: Bazı firmalar, önümüzdeki dönem için iyimser. Belki de en kötünün geride kaldığını düşünüyorlar. Kim bilir?
Kapanış olarak şunu söyleyebilirim: İmalat sektörü şu an zorlu bir dönemden geçiyor. Ama Türkiye ekonomisinin bu tür dalgalanmalara alışkın olduğunu unutmayalım. Belki de önümüzdeki aylarda toparlanma başlar - tabii küresel koşullar da izin verirse.