
Tam da sonbaharın ilk ayında, ekonomideki rüzgarların nereden estiğini merak edenler için TCMB önemli bir veriyi daha paylaştı. Reel Kesim Güven Endeksi, Eylül'de bir önceki aya kıyasla hissedilir bir hareketlilik gösterdi diyebiliriz.
Şöyle ki: Ağustos'ta 102.2 seviyesinde olan endeks, Eylül'de 103.2'ye yükseldi. Bu artış belki göz kamaştırıcı değil ama -dürüst olalım- içinde bulunduğumuz ekonomik iklimde küçümsenecek bir rakam hiç değil. Sanki iş dünyası, "Eyvah!" demek yerine "Eh, fena değil" moduna geçmiş gibi.
Peki Bu Rakamlar Ne Anlama Geliyor?
Reel Kesim Güven Endeksi'nin 100 eşiğinin üzerinde seyretmesi, iş aleminin genel olarak iyimser olduğunun göstergesi. Yani üreticiler ve hizmet sektörü, "Bu ay da hallolur" havasında. Ancak şunu da eklemek lazım - beklentilerle gerçekler arasındaki o ince çizgi her zaman sürprizlere açık.
Gelelim metodolojiye... TCMB'nin bu endeksi hazırlarken nelere baktığını merak ediyorsanız, işin özü şu: Toplam 1.758 firmanın katıldığı bir anket bu. Büyük, küçük, orta ölçekli - kısacası ekonominin can damarı sayılan işletmelerin genel durum değerlendirmesi. Üretim hacmi, sabit yatırım, istihdam gibi kritik başlıklardaki beklentiler tek tek masaya yatırılıyor.
Detayları Kaçırmayalım
Endekste dikkat çeken noktalardan biri de mevcut durum değerlendirmesi. Firmaların bugüne bakışıyla gelecek beklentileri bazen tezatlık gösterebiliyor. Kimi "Şu an fena gitmiyor" derken, "3 ay sonrası için endişeliyim" diyebiliyor - insan doğası gibi yani.
Sonuç olarak, Eylül ayı verileri ekonomideki dengelerin -en azından şimdilik- sarsılmadığını gösteriyor. Ama şunu unutmayalım: Ekonomi canlı bir organizma, bugün iyi hissetmesi yarın da aynı olacağı anlamına gelmiyor. TCMB'nin bir sonraki açıklamasını beklerken, iş dünyasının bu temkinli iyimserliğinin devam edip etmeyeceğini hep birlikte göreceğiz.