Ekonomide son dönemlerde yaşanan gelişmeleri değerlendiren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, adeta bir şok etkisi yaratan açıklamalara imza attı. Mehmet Şimşek'le yan yana geldiği o kritik toplantıda, dezenflasyon sürecinin artık geri dönülmez bir noktada olduğunu belirtti.
Nisan ayı enflasyon verilerinin –kimilerine göre– beklentilerin altında kalması, aslında bir şeyleri doğru yaptıklarının kanıtıydı. Yılmaz'ın ifadeleri, ekonomi çevrelerinde hafif bir şaşkınlık yarattı diyebiliriz. "Amacımız, fiyat istikrarını sağlamak ve halkımızın alım gücünü korumak" derken, aslında altını çizdiği şey çok net: Artık eski günlere dönüş yok.
Peki Ya Sonrası?
Şimşek'in de altını çizdiği gibi, mali disiplin olmadan olmaz. Bütçe disiplini, enflasyonla mücadelenin bel kemiği. Hem de öyle böyle değil. Yılmaz'ın dediği gibi, "istikrar içinde büyüme" hedefi, her şeyden önce geliyor.
Peki halk ne diyor? Sokaktaki vatandaş, marketteki fiyatları görünce ister istemez tedirgin oluyor. Ama Yılmaz'ın mesajı net: "Sabredin, yoldaız."
Enflasyon Verileri Ne Gösteriyor?
TÜFE'deki yavaşlama, aslında bir umut ışığı. Ama –dikkat– henüz erken sevinmek yok. Yılmaz'ın da vurguladığı gibi, süreci desteklemeye devam edecekler. Yani, maliye politikası ve para politikası el ele verirse, bu iş olacak gibi.
Piyasalar nasıl tepki verir bilinmez ama, Ankara'nın kararlı duruşu gözden kaçmıyor. Kimileri "geç kaldılar" diye eleştirse de, son veriler konuşuyor: Yılsonu hedefleri için hâlâ şans var.
Ve son bir not: Yılmaz'ın "enflasyonu kalıcı şekilde düşüreceğiz" sözü, aslında her şeyi özetliyor. Göreceğiz.
