Gözler bir kez daha ABD Merkez Bankası'ndaydı. Fed'in Temmuz 2025 toplantısından çıkan karar, finans dünyasını derinden etkileyecek türden. Beklentilerin aksine - ya da tam da tahmin edildiği gibi - faiz oranlarında şaşırtıcı bir değişiklik olmadı.
Peki bu ne anlama geliyor? Aslında her şey enflasyonla mücadele stratejisinin bir parçası. Fed Başkanı Jerome Powell'ın son konuşmalarında vurguladığı gibi, "aceleci davranmaktansa sabırlı olmak" gerekiyor.
Piyasalar Nasıl Tepki Verdi?
Kararın ardından ilk dalga döviz piyasalarında hissedildi. Dolar endeksi, bir yükseliş bir düşüş yaşadı - tam bir roller coaster etkisi! Borsalar ise bu kararı zaten fiyatlamış görünüyor. S&P 500'deki hareketlilik, yatırımcıların bu kararı öngördüğünü gösteriyor.
İşin uzmanlarına göre bu durum şaşırtıcı değil. Zira:
- Enflasyon verileri hala hedeflerin üzerinde
- İş gücü piyasası beklenenden dirençli
- Küresel belirsizlikler devam ediyor
Türkiye'ye Yansımaları
Bizim cephede durum nasıl peki? Merak etmeyin, TCMB'nin politika çizgisinde ani bir değişiklik beklenmiyor. Ancak dolar/TL paritesinin bu karardan etkilenmesi kaçınılmaz. Özellikle ithalatçılar ve döviz borçluları için kritik günler kapıda.
Finansal analistlerin görüşüne göre, Fed'in bu tutumunu "bekle-gör" politikasının devamı olarak yorumlamak mümkün. Kimileri ise Eylül toplantısına kadar faiz indirimlerinin başlayabileceğini düşünüyor - tabii enflasyon verileri izin verirse.
Sonuç olarak? Piyasalar nefesini tutmaya devam edecek. Çünkü Fed'in bir sonraki hamlesi, küresel ekonomi için belirleyici olacak. Şimdilik herkes bir sonraki enflasyon verilerini bekliyor...
