Z Kuşağı İçin BES Olmazsa Olmaz: Uzman Yatırım Önerileri
Z Kuşağı İçin BES Olmazsa Olmaz

Kuveyt Türk Portföy Genel Müdür Yardımcısı Bayram Veli Salur, Sigorta Sayfası programında yaptığı açıklamalarla Z kuşağının gelecek planlaması için kritik tavsiyelerde bulundu. Salur, özellikle genç nesil için Bireysel Emeklilik Sistemi'nin (BES) artık tamamlayıcı değil, olmazsa olmaz bir yatırım aracı haline geldiğini belirtti.

Z Kuşağı İçin Neden BES Kritik Önem Taşıyor?

Salur, Z kuşağının günümüz koşullarında ev sahibi olmasının ve varlık edinmesinin oldukça zorlaştığına dikkat çekti. Bu durumun sadece Türkiye'ye özgü olmadığını, küresel bir sorun haline geldiğini vurguladı. Gençlerin bu zorlu ekonomik ortamda geleceklerini garanti altına alabilmeleri için erken yaşta birikim yapmaya başlamaları gerektiğini ifade etti.

Bileşik getirinin gücünden yararlanarak genç yaşlarda başlanan yatırımların zaman içinde önemli bir servet oluşturabileceğini kaydeden Salur, "Yaşlı nüfusun artması ve emekli maaşlarının alım gücünün azalma riski, bireysel emeklilik sistemini daha da önemli hale getiriyor" dedi.

2026 İçin BES Yatırımcılarına Özel Portföy Önerileri

Salur, 2026 yılı için BES yatırımcılarına orta risk düzeyinde ve uzun vadeli bir portföy oluşturmalarını tavsiye etti. Önerdiği portföy dağılımı şu şekilde:

  • %60 yerli ve ABD hisse senetleri
  • %20 altın
  • %20 para piyasası fonları

Salur, şu anda yurtdışı hisse piyasalarının daha uygun fiyatlı göründüğünü belirterek, zaman içinde yerli hisse oranının artırılabileceğini söyledi. Emeklilik fonlarında yatırımların %43'ünün altından oluştuğunu hatırlatan Salur, yaşa bağlı olmakla birlikte portföylerde %20-30 oranında altın bulundurulabileceğini ifade etti.

Jeopolitik Riskler ve Altının Önemi

Günümüzde fon yöneticilerinin en çok takip ettiği konuların başında jeopolitik risklerin geldiğini vurgulayan Salur, "Dünyada belirsizlikler artmış durumda. ABD ile Çin arasındaki rekabet ve ABD Doları'na olan güvenin erozyona uğraması, yatırımcıları altına yönlendiriyor" dedi.

Eskiden altın almayan yatırımcıların bile bu belirsizlik ortamında altın almaya başladığını belirten Salur, dünyada bir paradigma değişikliği yaşandığını ve yatırımların da buna göre şekillenmesi gerektiğini söyledi.

Salur, ABD sermaye piyasalarının gücüne de dikkat çekerek, "Tüm dünyadaki yatırımların %50'si Amerika'ya gidiyor. Özellikle yapay zeka başta olmak üzere bazı sektörlerin güçlü seyredeceğini düşünüyorum" diye konuştu.

Türkiye Piyasaları ve Beklentiler

Türkiye'de reel pozitif faiz ortamı nedeniyle Temmuz 2024'ten bu yana hisse senetleri piyasasında önemli bir getiri olmadığını belirten Salur, yatırımcıların sabit getirili kıymetleri ve para piyasası fonlarını tercih ettiğini söyledi.

Salur, "Hala reel faiz var, 2026'da bu sürecin devam edeceğini düşünüyorum. Ancak hisse tarafında biriken bir enerji de var. Enflasyon beklentileri devam ettiği sürece hisse piyasasına giriş olacaktır" dedi.

Kasım enflasyonunun düşük gelebileceğine işaret eden öncü göstergeler olduğunu ifade eden Salur, aralık ve ocak enflasyonunun da kasımı desteklemesi halinde hisse piyasasına akış olabileceğini belirtti.

Ancak yine de portföyde çok yüksek hisse senedi taşınabilir düzeyde olunmadığını vurgulayan Salur, jeopolitik riskler nedeniyle altının portföylerde mutlaka bulunması gerektiğini sözlerine ekledi.