Vay canına, Ekim ayında Türkiye'nin ihracat performansı gerçekten göz kamaştırıcıydı! Ticaret Bakanı Ömer Bolat'ın açıkladığı rakamlar, ekonomide nefes kesen bir hareketlilik yaşandığını gözler önüne serdi.
24.2 milyar dolar. Evet, yanlış duymadınız. Bu muazzam rakam, Ekim ayı için şimdiye kadar görülmemiş bir rekor anlamına geliyor. Bakan Bolat'ın ifadesiyle tam bir "zafer ayı" yaşandı adeta.
Rakamlar Konuşuyor: İşte O Çarpıcı Detaylar
Geçen yılın aynı dönemine kıyasla %7.2'lik bir artış? Hayır hayır, bu sıradan bir büyüme değil. Dünya ekonomisinin inişli çıkışlı seyri düşünüldüğünde, bu artış gerçekten dikkat çekici boyutta. Üstelik sadece bir ayın değil, yılın 10 ayının toplamında da durum fena değil - 232.8 milyar dolar! Yani neredeyse her gün 760 milyon dolarlık mal satmışız yurt dışına.
İhracat-ithalat dengesi meselesine gelirsek... İşte burada işler daha da ilginçleşiyor. 960 milyon dolarlık dış ticaret fazlası derken, aslında ülke olarak sattığımızın aldığımızdan fazla olduğu anlamına geliyor. Bu da cari açık konusunda içimizi bir nebze olsun rahatlatıyor haliyle.
Peki Bu Başarının Arkasında Ne Var?
Bakan'ın açıklamalarına kulak verirsek, bu yükselişin arkasında oldukça sağlam temeller var. İmalat sanayii deseniz, ihracatın %95'ini tek başına sırtlıyor. Yani 'yerli ve milli' üretim diye boşuna demiyoruz. Otomotivden kimyaya, hazır giyimden makineye kadar birçok sektör adeta dünya pazarında bayrak sallıyor.
Avrupa Birliği ülkelerine yapılan satışların 10.5 milyar doları bulması ise - bu arada küçük bir not düşeyim - ihracatımızın neredeyse yarısı demek! Almanya başta olmak üzere, Avrupa pazarındaki bu güçlü varlığımız gerçekten takdire şayan.
Aslında düşününce... Döviz kurlarındaki dalgalanmalar, küresel tedarik zincirindeki aksaklıklar derken, bu rakamlara ulaşmak hiç de kolay olmadı herhalde. Ama görünen o ki, Türk ihracatçısı pes etmek nedir bilmiyor.
Gelecek İçin Ne Söyleniyor?
Bakan Bolat'ın iyimser tonu, geri kalan iki ay için de umut verici. Yıl sonu hedefinin 255 milyar dolar olduğunu söylüyor - ki bu, bir önceki yıla göre %0.5'lik mütevazı ama sağlam bir artış anlamına geliyor.
Velhasıl, Ekim ayı Türkiye ekonomisi için tam anlamıyla altın değerinde bir ay oldu. İhracat rekoru sadece bir istatistikten ibaret değil, aynı zamanda ülkenin dünya pazarındaki direncini ve rekabet gücünü de gösteren önemli bir gösterge.
Peki sizce bu başarı hikayesi devam edecek mi? Gelin, önümüzdeki aylar hep birlikte görelim...
