Son günlerde sosyal medyada dalga dalga yayılan bir tartışma var: First Sakız gerçekten İsrail menşeili mi? Tüketicilerin kafası karışık, bazıları çantalarındaki sakızları çöpe atarken, bazıları da "Durun bir dakika, gerçekleri bilelim!" diyor.
Ortalık toz duman... Bir yanda "Kesinlikle boykot" diyenler, diğer yanda "Araştırmadan hareket etmeyin" diyenler. Peki bu karışıklığın asıl kaynağı ne?
Bir Markanın İzini Sürmek
First Sakız'ın kökenleri aslında oldukça ilginç. Marka, 1990'larda Elite şirketi tarafından piyasaya sürülmüş. Elite'nin sahibi ise İsrailli bir şirket olan Strauss Group. Ancak işin içine bir de Türkiye faktörü giriyor.
2014 yılında Ülker, Elite markasını satın aldı. Yani şu an First Sakız'ın üretim hakları bir Türk şirketinde. Fakat burada kritik bir detay var: Üretim lisansı hâlâ Strauss Group'a bağlı.
Tüketiciler Ne Yapmalı?
Bu karmaşık durumda tüketicilerin aklındaki soru basit: "Almalı mıyız, almamalı mıyız?" İşte size birkaç maddeyle özet:
- Markanın fikri mülkiyeti İsrail kökenli bir şirkete ait
- Üretim ve dağıtım hakları Türkiye'de
- Satın alınan her paketten Strauss Group'un da payı var
Durum böyle olunca, boykot kararı tamamen kişisel bir tercih meselesi haline geliyor. Kimileri "Türk işçisine destek" diyerek almayı sürdürürken, kimileri de "İsrail'e dolaylı katkı" endişesiyle uzak duruyor.
Sosyal Medyada Fırtına
Twitter'da #FirstSakız etiketi altında tam bir kargaşa yaşanıyor. Bir kullanıcının "20 yıldır çiğnerim, vazgeçemem" tweet'i 10 bin beğeni alırken, bir diğeri "Artık sakız bile çiğneyemeyecek miyiz?" diye isyan ediyor.
Bu arada unutmadan... Sakız piyasasında yerli alternatifler de mevcut. Belki de bu tartışma, Türk üreticiler için bir fırsata dönüşebilir. Ne dersiniz?
