
Gelir Vergisi Kanunu'nda aile kavramının bulunmaması, milyonlarca vatandaşın sırtına ekstra bir yük bindiriyor. Adeta bir mali darbe gibi hissedilen bu durum, özellikle de sabit gelirli çalışanları ve emeklileri vuruyor.
Peki nasıl mı? Şöyle ki: Kanun, bireyleri vergilendirirken ailevi durumlarına bakmıyor. Yani evli olmanın, çocuk sahibi olmanın vergi dilimleri üzerinde hiçbir etkisi yok. Bu da haliyle aile ekonomisini zorlayan sonuçlar doğuruyor.
Çalışan Çiftler İçin Çifte Vergi Sorunu
İki maaşlı çiftlerde durum daha da vahim! Her iki eş de kendi gelir dilimine göre vergilendiriliyor. Aile olarak tek bir bütçeden yönetilen hane halkı, iki ayrı yüksek dilimde vergi ödemek zorunda kalıyor. Bu da aile bütçesinden ciddi bir kaynak çıkışı demek.
Mesela, eşlerden biri 100 bin lira, diğeri 80 bin lira kazanıyorsa, toplam 180 bin liralık bir aile geliri var. Ama devlet bunu 180 bin liralık tek gelir olarak değil, 100 ve 80 bin liralık iki ayrı gelir olarak görüyor. Ve her birini kendi diliminde vergilendiriyor. Sonuç? Bekar birinin 180 bin lira kazanmasına kıyasla, aile çok daha fazla vergi ödüyor. Adaletsizlik de burada zaten.
Emekliler de Bu Sistemden Nasibini Alıyor
Durum sadece çalışanları etkilemiyor tabii. Emekli çiftler de aynı kaderi paylaşıyor. Emekli maaşları da gelir vergisine tabi. Ve onlar için de aynı mantık işliyor. Her bir emeklinin maaşı ayrı ayrı vergilendiriliyor. Tek bir aile geliri olarak değerlendirilmediği için, vergi yükü katlanıyor.
Bu sistem, özellikle de dar gelirli aileleri ve sabit gelirle geçinmeye çalışanları çok daha fazla zorluyor. Enflasyonun hayat pahalılığını artırdığı şu günlerde, bu vergi yapısı aile bütçelerine adeta bir darbe vuruyor.
Peki Çözüm Ne Olabilir?
Birçok ülke, vergilendirmede aile birimini baz alıyor. Yani gelirler toplanıp, aile fert sayısına göre bir hesaplama yapılıyor. Bu da daha adil bir vergilendirme sağlıyor. Türkiye'de de böyle bir modele geçilmesi için çağrılar var. Ancak şimdilik böyle bir değişiklik söz konusu değil.
Kısacası, mevcut sistem aileleri desteklemek bir yana, onlara ekstra mali yük getiriyor. Bu durum, vergi adaleti ilkesiyle de pek bağdaşmıyor. Vatandaşların bu konuda daha fazla bilinçlenmesi ve belki de yetkililerden bu adaletsizliği düzeltmek için adım atmalarını beklemekten başka çareleri yok.