Televizyon ekranlarının en çok konuşulan tarihi dizisi Kuruluş Osman'ın setinden, adeta bir aile sıcaklığında geçen samimi bir sohbet... Oyuncular, kamera önünde canlandırdıkları karakterlerin ötesinde, aslında nasıl bir duygusal yolculuğun içinde olduklarını anlatıyor.
Burak Çelik, o meşhur Boran karakterine hayat verirken hissettiklerini şu sözlerle aktarıyor: "Boran'ı canlandırmak benim için sadece bir rol değil, adeta bir yaşam biçimi. Sete her adım attığımda, sanki zaman makinesiyle geçmişe yolculuk yapıyorum. Böyle değerli bir projede, bu kadar yetenekli insanlarla çalışmak -açıkçası- her oyuncunun rüyası."
Kadro Dayanışması Her Şeyden Önemli
Yıldız Çağrı Atiksoy'un Malhun Hatun'u canlandırırken yaşadığı duygusal süreç ise gerçekten etkileyici. "Malhun Hatun gibi güçlü bir karakteri oynarken," diyor Atiksoy, "sadece repliklerinizi söylemekle kalmıyorsunuz. Onun ruhunu, kararlılığını, inancını da taşımak zorundasınız. Bu ağır sorumluluğu hissederken, yanımda bu kadar destekleyici bir ekibin olması... Kelimelerle anlatılmaz bir güven veriyor."
Ve Ayşegül Günay... Bala Hatun'u izleyicilerin kalbine taşıyan isim. Onun anlattıkları ise şöyle: "Bazen sette durup etrafa bakıyorum da, bu projenin bir parçası olduğum için ne kadar şanslı olduğumu düşünüyorum. Herkes -yani gerçekten herkes- inanılmaz bir uyum içinde çalışıyor. Bu sadece iş değil, bir aile gibiyiz."
İzleyiciyle Kurulan Görünmez Bağ
Peki ya izleyicilerden gelen tepkiler? Üç oyuncu da bu konuda hemfikir: İzleyicilerle kurulan o görünmez bağ, her şeyi daha anlamlı kılıyor. Sosyal medyadan gelen mesajlar, sokakta karşılaştıklarında söylenen sıcak sözler... Tüm bunlar, zorlu set koşullarında adeta bir motivasyon kaynağına dönüşüyor.
Burak Çelik son noktayı koyuyor: "Biz sadece bir dizi çekmiyoruz. Türk tarihinin en önemli dönemlerinden birini, en doğru şekilde anlatma sorumluluğumuz var. Bu ağır yükün altına birlikte giriyoruz ve -inanın- birbirimize olan inancımız sayesinde taşıyabiliyoruz."
Kuruluş Osman'ın perde arkasındaki bu sıcak atmosfer, ekranlara yansıyan o büyülü dünyanın sırrını açıklıyor gibi. Çünkü gerçekten de, sanatın en güzel hali paylaşmaktan geçiyor.