Hakkari'de havalar ısınmaya başlarken, şehrin ruhu da adeta bir coşkuya gebeydi. İnsanların yüzündeki o heyecan ifadesi, sokaklara yayılan tatlı bir telaş... Hepsinin sebebi, yüzyıllardır süregelen o muazzam gelenek: Kato Festivali.
Evet, yanlış duymadınız. Bu yıl 15 gün boyunca sürecek olan festival, sadece bir etkinlik olmanın çok ötesinde. Adeta bir kültür köprüsü, bir renk cümbüşü, Anadolu'nun kadim hikayelerinin yeniden hayat bulduğu bir sahne.
Zamanın Ötesinde Bir Şölen
Festivalin programı öyle zengin ki... Her gün yeni bir sürpriz, yeni bir lezzet, yeni bir ezgi. Yöresel sanatkarlar, ellerindeki o muhteşem becerileri sergilerken, izleyenleri adeta büyülüyor. Kilim dokumacılığından el işlemelerine, unutulmaya yüz tutmuş onlarca sanat dalı canlanıyor.
Müzik mi? Oh, o bambaşka bir alem! Davulun ve zurnanın coşkulu ritimleri, dağlara çarpıp geri dönerken, insanın içinde tarif edilmez bir heyecan uyandırıyor. Genç-yaşlı demeden herkesin katıldığı geleneksel oyunlar, seyredenlere keyiften dört köşe yaşatıyor.
Damaklarda iz Bırakan Lezzetler
Yemek kısmına gelirsek... Burası işin belki de en cezbedici tarafı. Yöreye has otlarla hazırlanan yemekler, bin yıllık tariflerle buluşuyor. Her lokmada tarihin, kültürün ve emeğin lezzetini hissediyorsunuz. Mis gibi kokan sac ekmeği, tandırda pişen etler, onlarca çeşit ot yemeği... İnsanın canı çekmedi dersem yalan olur.
Festival alanında kurulan tezgahlarda, yöre kadınlarının el emeği göz nuru ürünleri de bulmak mümkün. Hem alışveriş yapıyorsunuz hem de onların hikayelerine tanıklık ediyorsunuz. Bu kadar samimiyeti nerede bulacaksınız?
Bir Neslin Mirası
Aslında bu festivalin en önemli yanı, gençlere bir mirası aktarıyor olması. Dedelerinden, ninelerinden duydukları hikayeleri, şarkıları, yemekleri birebir yaşama fırsatı buluyorlar. Bu kültürel süreklilik, inanılmaz değerli.
Festivalin organizatörleri de bu işe gönül vermiş. "Amacımız, sadece eğlence değil" diyorlar. "Binlerce yıllık kültürümüzü yaşatmak, geleceğe taşımak... Bu festival, bunun için bir fırsat."
Hakkari, genellikle medyada farklı başlıklarla anılıyor. Ama bu festival, şehrin asıl zenginliğinin kültürü olduğunu hatırlatıyor. İnsanların yüzündeki o içten gülümseme, samimi misafirperverlik... İşte Hakkari budur.
Eğer yolunuz düşerse, bu şölene mutlaka katılın. Sıcakkanlı insanlarla tanışın, eşsiz lezzetleri tadın, coşkulu müziklere kendinizi bırakın. Anadolu'nun bu kadim köşesinde, unutulmaz anılar biriktireceğinize eminim.
