
Hakkari'nin sokakları bugün alışılmadık bir hareketliliğe sahne oldu. 'Anadolu'da Bir Gün' isimli kültür şöleni, bu kez rotasını Doğu Anadolu'nun bu gizemli ve güzeller güzeli şehrine çevirdi. Festivalin startını vermek üzere Vali Ali Çelik de oradaydı - halkla iç içe, samimi ve gerçekten heyecan dolu.
Belediye Başkanlığı Kültür Merkezi'ndeki açılış töreni, adeta bir bayram havasında geçti. Vali Çelik, yaptığı konuşmada şehrin kültürel ve sosyal hayatına katkı sunan böyle etkinliklerin ne derece kıymetli olduğunu vurguladı. "Hakkari, tarihi ve kültürel zenginliğiyle hak ettiği değeri görmeli" derken, sesindeki o içten ton herkesi etkilemeyi başardı.
Bir Şenlik Hikayesi: Sanat, Renk ve Coşku
Festival alanına adım atar atmaz insanı saran bir enerji var. Müzik… Dans… Yöresel kıyafetler içinde rengârenk insanlar… Her yerde gülümseyen yüzler. Sanki şehrin tüm hüznü bir anda yerini katıksız bir neşeye bırakmış. Hakkari deyince aklıma hep uzak ve sert iklimli bir yer gelirdi - ama bugün o imaj yerle bir oldu doğrusu.
Etkinlikte sergilenen yöresel halk oyunları, izleyenleri adeta büyülüyor. Zeytin dalı gibi sallanan gençlerin ritim tutuşu, ellerindeki mendillerin uçuşması… Hepsi bir görsel şölene dönüşmüş durumda. Bir an için kendimi Kapadokya'daki bir festivalde sandım - o derece canlı ve sıcak bir atmosfer.
Vali Bey de Halay Çekti!
Kim derdi ki bir valiyi halay çekerken göreceğiz? Ama evet, Vali Çelik de eşlik etti coşkuya. Protokol denen o sıkıcı imajın dışına çıktı, halkla bütünleşti. Belki de festivalin en doğal, en insani anı buydu. İnsan ister istemez düşünüyor: Keşke tüm resmi etkinlikler böyle samimi olabilse…
Festival kapsamında ayrıca bir de sergi açıldı. Yöreye ait el işleri, tarihi objeler ve sanatsal çalışmalar sergilendi. Ziyaretçiler, Hakkari'nin bilinmeyen sanatsal yönünü keşfetme fırsatı buldular. Kimi fotoğraf çekindi, kimi ürünleri inceledi - yani herkes için bir şey vardı.
Gün batımına doğru etkinlik alanı yavaş yavaş boşalmaya başlasa da, geride kalan mutluluk ve bir sonraki festival beklentisi hepimizde yer etti. Hakkari, bugün sadece bir durak değil; Anadolu kültürünün yaşayan bir sayfası olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Peki ya siz? Bir sonraki durağı merak ediyor musunuz? Ben şahsen sabırsızlanıyorum…