Diyarbakır'ın o tarihi sokakları bugünlerde başka bir heyecanla dolup taşıyor. Kültür Yolu Festivali'nin start almasıyla birlikte, kadim Mezopotamya toprakları adeta nefes alıyor. Suriçi bölgesindeki o muazzam açılış töreni, insanı kendinden geçiren bir atmosfer yarattı doğrusu.
Kim demiş kültür sanat etkinlikleri sadece büyük şehirlerde olur diye? İşte size 21 ilde aynı anda devam eden dev bir şölen! Diyarbakır özelinde konuşacak olursak, burası festivalin en önemli duraklarından biri haline geldi. Tarihle kültürün iç içe geçtiği bu topraklarda, her köşe başında farklı bir sürprizle karşılaşmak mümkün.
Bir Şenlik Ki Hayal Gücünüzü Zorluyor
Festival kapsamında neler yok ki? Müzik performanslarından tiyatro oyunlarına, sergilerden atölye çalışmalarına kadar akla gelebilecek her türlü sanat dalı burada kendine yer bulmuş. Yerli ve yabancı sanatçıların katılımıyla renklenen etkinlikler, Diyarbakır'ı gerçek bir kültür havzasına dönüştürüyor.
Hele bir de o tarihi mekanların festivalle nasıl da hayat bulduğunu görmelisiniz. Asırlardır ayakta duran yapılar, modern sanatın en güzel örnekleriyle buluşunca ortaya inanılmaz bir uyum çıkıyor. Diyarbakır surlarının gölgesinde kurulan sahnelerde verilen konserler, insana tarihle iç içe bir deneyim yaşatıyor.
Kültür Köprüsü Kuruldu
Festivalin en güzel yanlarından biri de -bana kalırsa- farklı kültürleri bir araya getirmesi. Anadolu'nun zengin mozaiği burada tüm renkleriyle sergileniyor. Doğu ile batı, geleneksel ile modern, yerel ile evrensel... Hepsi bir potada eriyor ve ortaya nefis bir sentez çıkıyor.
Diyarbakır halkının festivale gösterdiği ilgi ise gerçekten takdire şayan. Her yaştan insanın coşkuyla katıldığı etkinlikler, şehrin sosyal hayatına da taze kan getiriyor. Çocukların yüzündeki o saf mutluluk, gençlerin heyecanı, yaşlıların gururu... Görülmeye değer doğrusu.
Kültür Yolu Festivali, sadece bir etkinlikler dizisi değil aslında. Türkiye'nin kültür haritasını yeniden çizen, sınırları aşan bir proje. Diyarbakır'dan yükselen bu sanat ve kültür dalgası, tüm ülkeyi sarıp sarmalıyor. Mezopotamya'nın kadim toprakları, binlerce yıl sonra bile hâlâ medeniyetin beşiği olmaya devam ediyor.
