Düşünceleriyle her zaman dikkat çeken Murat Ülker, bu kez de ilk yaratılışın nasıl gerçekleştiği konusunda kafa karıştıran bir soru ortaya attı. "Evrim mi, devrim mi?" diye sorarken, aslında insanlığın en eski ve en derin meselelerinden birine parmak basıyor.
Bir Soru, Binlerce Yıllık Tartışma
Kimileri için bu soru, cevabı belli olan bir bilmeceden ibaret. Ama Ülker'in yaklaşımı biraz farklı. "Bilim ve din arasındaki o ince çizgide yürümek her zaman risklidir," diyor ve ekliyor: "Ama gerçeği arayanlar için bu risk göze alınmalı."
Peki, ne demek istiyor Ülker? Şöyle açıklıyor:
- Evrim teorisi, her şeyin kademeli bir şekilde geliştiğini savunur
- Devrimci yaklaşım ise ani ve köklü değişimler olduğunu iddia eder
- İki görüş de kendi içinde tutarlı argümanlara sahip
Peki Ya Gerçek?
Ülker, bu noktada oldukça ilginç bir noktaya değiniyor: "Belki de ikisi birden. Belki evrim devrimi, devrim de evrimi tetikledi." Bu sözler, aslında uzlaşmacı bir yaklaşımın kapılarını aralıyor.
Düşünür, konuşmasının devamında şunları söylüyor:
"İnsanlık tarihine baktığımızda, hem yavaş ilerleyen süreçler hem de ani sıçramalar görüyoruz. Belki yaratılış da böyle bir şeydir."
Bilim ve Din Arasında Köprü Kurmak
Ülker'in bu yaklaşımı, aslında iki kutup arasında köprü kurma çabası olarak da okunabilir. "Bilimsel gerçeklerle dini inançlar çatışmak zorunda değil," diyor ve ekliyor: "Asıl mesele, her iki tarafın da birbirini anlamaya çalışması."
Peki bu mümkün mü? Ülker oldukça iyimser:
- Önyargıları bir kenara bırakmak gerekiyor
- Her iki tarafın da söylediklerini ciddiye almak şart
- Ortak bir dil bulmak en büyük zorluk
Sonuç olarak, Ülker'in bu çıkışı, uzun süredir devam eden bir tartışmaya yeni bir soluk getiriyor. Belki de cevap, ikisinin arasında bir yerde...
