
Edebiyatın ve sinemanın iki önemli ismi, bu kez ekran karşısındaydı. Yeni Şafak gazetesinin usta kalemi Mustafa Kutlu ile sinemanın duayen yönetmenlerinden Ahmet Sönmez, TRT 1 ekranlarında yayınlanan '12 Punto' programına konuk oldu. Programda, edebiyatın ve sinemanın kesişen yollarından günümüz sanat dünyasına uzanan derin bir sohbet gerçekleşti.
Kutlu, kendine has üslubuyla modern edebiyatın sancılarını anlatırken, Sönmez ise sinemanın görsel diliyle hikaye anlatımının nasıl dönüştüğüne dair çarpıcı örnekler verdi. İkili, sanatın toplumsal dönüşümdeki rolünü tartışırken, izleyenlere adeta bir düşünce şöleni sundu.
Edebiyatın İzinde Bir Ömür
Mustafa Kutlu, program boyunca edebiyat serüveninin kilometre taşlarını paylaştı. 'Hikayelerimin kaynağı hayatın ta kendisi' diyen Kutlu, okurlarıyla kurduğu o görünmez bağın sırrını anlattı. Yazma disiplininden beslenme kaynaklarına kadar pek çok konuda samimi itiraflarda bulundu.
Özellikle genç yazarlara tavsiyeleriyle dikkat çeken Kutlu, 'Sabır ve emek olmadan gerçek edebiyat olmaz' sözleriyle adeta bir hayat dersi verdi. Edebiyatın sadece kelimelerden ibaret olmadığını, bir yaşam biçimi olduğunu vurguladı.
Sinemanın Büyülü Dünyası
Ahmet Sönmez ise sinema dilinin inceliklerini anlatırken, izleyicileri adeta bir masterclass'a davet etti. 'Görüntülerle düşünmeyi öğrenmek gerek' diyen Sönmez, Türk sinemasının geçmişten bugüne evrimini kendine has üslubuyla yorumladı.
Yönetmenlik serüveninden unutulmaz anılarını paylaşan Sönmez, sinemanın toplumsal hafızadaki yerine dair çarpıcı tespitlerde bulundu. 'Sinema bir ayna ama aynı zamanda bir çekiçtir' sözleriyle sanatın dönüştürücü gücüne vurgu yaptı.
Programın en dikkat çeken anlarından biri de iki usta ismin sanat anlayışlarını karşılaştırdıkları bölüm oldu. Edebiyatın derinliği ile sinemanın görsel gücünün nasıl harmanlanabileceğine dair fikir alışverişi, izleyenlere keyifli anlar yaşattı.
TRT 1'in kültür-sanat programı '12 Punto', bu kez iki dev ismi ağırlayarak sanatseverlere unutulmaz bir akşam yaşattı. Programın sunucusunun ustalıkla yönettiği sohbet, edebiyat ve sinema tutkunları için adeta bir şölene dönüştü.