
Dilimizin en çetrefilli meselelerinden biri olan imla kuralları, bugünlerde yeniden gündemin üst sıralarına yerleşmiş durumda. Sanki herkesin dilinde aynı soru: Acaba doğru yazıyor muyuz?
TDK'nın güncellenen yazım kılavuzu, adeta bir deprem etkisi yarattı. Kimi 'oh sonunda' derken, kimi ise 'ama neden böyle' diye soruyor. Aslında dil canlı bir organizma - değişime direnmek nafile.
İmla Değişiklikleri ve Günlük Hayatımız
Şu bir gerçek ki, dil kuralları sadece akademisyenleri ilgilendiren soyut meseleler değil. Günlük yazışmalarımızdan sosyal medya paylaşımlarımıza kadar her yerde karşımıza çıkıyor. Mesela 'herkes' mi 'herkes' mi? İşte tam da bu noktada kılavuz imdadımıza yetişiyor.
Ancak şunu da itiraf etmek gerek: Bazen kurallar o kadar iç içe geçiyor ki, hangisinin doğru olduğunu şaşırıyoruz. TDK Başkanı'nın da dediği gibi, "Dil bir iletişim aracıdır ve asıl amaç anlaşılabilir olmaktır." Belki de mükemmeliyetçilik takıntısından kurtulmak gerekiyor.
Teknoloji Çağında İmla
Akıllı telefonlar, sosyal medya... Hepsi dilimizi yeniden şekillendiriyor. Bazen hızlı yazarken kuralları esnetiyoruz - ki bu çok insani bir durum. Ama temel bilgileri bilmek her zaman avantaj sağlar.
Dijital iletişim imla kurallarını öldürüyor mu? Yoksa yeniden mi yapılandırıyor? Bu sorunun cevabı henüz net değil. Ancak şu kesin: Dil dinamik ve biz onun yolcularıyız.
Sonuç olarak, imla kuralları bir angarya değil, dilimizi korumanın bir yolu. Belki biraz daha toleranslı, biraz daha anlayışlı olmakta fayda var. Ne dersiniz?