Türk Modasının 40 Yıllık Serüveni: Arzu Kaprol Anlattı
Türk modasının 40 yılı: Arzu Kaprol anlattı

Sabah Gazetesi'nin 40. yıl dönümü kapsamında, Türk moda dünyasının son 40 yıllık etkileyici yolculuğu mercek altına alındı. Bu özel dosya için insan inovasyon tasarımcısı Arzu Kaprol ile bir araya gelindi ve sektörün geçirdiği evreler detaylı şekilde ele alındı.

1980'lerden 2000'lere: Türk Modasının Dönüşüm Yılları

Arzu Kaprol, Türkiye'nin moda serüveninin 40 yıllık hikayesine tanıklık eden bir kuşağın temsilcisi olarak önemli açıklamalarda bulundu. 1980'li yılların Türkiye'sinde hem sosyoekonomik hem de estetik anlamda köklü bir dönüşümün başladığını vurguladı.

1990'larla birlikte Türk moda sektörü için yepyeni bir dönem başladı. Bu dönemde markalaşma kavramı hayatımıza girdi ve hazır giyim ihracatıyla Türkiye dünya pazarında önemli bir yer edindi.

Profesyonelleşme ve Küresel Tanınırlık

2000'li yıllar, Türk modası için profesyonelleşme dönemi oldu. İstanbul Moda Haftası'nın kurulması ve tasarımcıların koleksiyonlarını uluslararası standartlarda sunmaya başlaması, Türkiye'yi küresel moda takvimine taşıdı.

Bu yıllarda artık sadece üretici değil, yaratıcı olarak da tanınmaya başladığımızı belirten Kaprol, moda endüstrisinin ihracatın ötesinde bir kültür ihracı haline geldiğini ifade etti.

Dijital Çağ ve Sürdürülebilir Moda

2010'lu yıllarla birlikte dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve teknolojik inovasyon kavramları moda dünyasının merkezine yerleşti. Bu dönemde Türk modası da kendini yeniden tanımladı.

Sürdürülebilirlik artık yalnızca doğa dostu üretim değil, düşünsel bir duruş haline geldi. Türkiye'de tekstil teknolojileri gelişti, malzeme araştırmaları arttı ve genç tasarımcılar global moda haftalarında görünür hale geldi.

Kaprol, bu dönüşümü "önümüzü açan bir adım" olarak nitelendirerek, Türk modasının geleceğine dair umut verici değerlendirmelerde bulundu.