Tam 22 yıl önce ilk kez dinleyiciyle buluşan o şarkı, şimdi bambaşka bir kimlikle geri dönüyor. Gökhan Türkmen'in seslendirdiği 'Gidiyorum Bu Şehirden', adeta zaman tünelinden geçerek günümüze ulaşıyor.
Aslında bu hiç de kolay bir karar değildi. Bir klasik haline gelmiş, her notası hafızalara kazınmış bir eseri yeniden yorumlamak... Cesaret ister. Ama Gökhan Türkmen tam da bunu yapmış.
Eski Dostu Yeni Kılıkta Karşılamak
Orijinali 2002 yılında müzik listelerini sarsan bu hüzünlü şarkı, şimdi daha modern bir aranjmana kavuşuyor. Eski plakların tozunu silkeleyip, dijital çağın taze nefesiyle buluşturuyor adeta.
Dinleyenler ne mi bulacak? Bir yanda tanıdık melodiler, diğer yanda sürprizlerle dolu yeni bir sound. Türkmen'in vokal performansı ise -açıkçası- oldukça etkileyici.
Neden Şimdi?
Belki de tam zamanıdır. 22 yıl sonra... Kim bilir? Belki de bu şarkının sözleri bugün çok daha anlamlı geliyor kent yaşamının karmaşası içinde. "Gidiyorum bu şehirden, gidiyorum arkamı dönmeden" - bu cümleler artık çok daha farklı yankılanıyor kulaklarda.
Müzik direktörü Orhan Sancak'ın imzasını taşıyan düzenleme, şarkıya adeta ikinci bir hayat vermiş. Eskiyle yeniyi buluşturan bir köprü kurmuşlar. Hem sadık kalıyorlar orijinale, hem de cesurca yenilikler katıyorlar.
Single olarak yayınlanan bu çalışma, dijital platformlarda yerini aldı bile. Sevenleri hem hüzünlendirecek hem de şaşırtacak türden. Kimi dinleyici "Keşke dokunmasalardı" diyecek belki, kimi ise "Neden daha önce düşünmediler?" diye soracak.
Sonuçta müzik denen şey -bence- hepimizin bildiği gibi, zamana meydan okuyan bir sanat. Ve bu yeni yorum, o meydan okumanın en güzel örneklerinden biri olmaya aday.
