Ney'in Üstadı Niyazi Sayın Son Yolculuğuna Uğurlandı | Türk Müziğinin Efsane İsmi Toprağa Verildi
Ney Üstadı Niyazi Sayın Toprağa Verildi

Hani bazı insanlar vardır, bir enstrümanla öyle bütünleşirler ki artık o enstrüman onların nefesi, onlar da o enstrümanın ruhu olur. İşte Niyazi Sayın tam da böyle biriydi. Türk müziğinin 'Kutbu' dediği, neyin sihirli sesiyle yıllarca gönüllerde taht kuran bu büyük üstad, 96 yıllık ömrünü tamamlayarak aramızdan ayrıldı.

Sabah saatlerinde Üsküdar'daki Şakirin Camii'ne getirilen cenazesi, sevenlerinin gözyaşları ve duaları eşliğinde son yolculuğuna uğurlandı. Öyle sıradan bir veda değildi bu - adeta bir dönemin son sayfası çevriliyordu.

Son Nefes, Son Notalar

Cami avlusu tıklım tıklımdı. Kimi genç, kimi yaşlı, kimi öğrencisi, kimi sadece bir kez olsun dinlemiş hayranı... Hepsi aynı hüznü paylaşıyordu. Ney sesinin büyüsüne kapılıp da bu günlere gelmeyen yok gibiydi.

Öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından, tabut omuzlara alındı. Her adımda sanki bir nağme daha eksiliyordu hayatımızdan. Karacaahmet Mezarlığı'ndaki son durağa doğru ilerlerken, zihnimde hep o unutulmaz konserleri canlandı. O kadar çok şey öğretmişti ki bize - sadece müziği değil, hayatı da.

Bir Efsanenin Ardından

Niyazi Sayın denince akla sadece ney gelmezdi. O aynı zamanda bir hoca, bir dost, bir 'yaşayan kütüphane'ydi adeta. Öyle ya, 96 yıla neler sığdırmadı ki? Besteleri, icraları, öğrencileri ve o eşsiz üslubu...

Cenaze töreninde konuşan sevenleri, 'artık neyin sesi biraz daha eksik kalacak' diyorlardı. Haklılardı da. Çünkü bazı sanatçılar vardır, onlar gidince geriye sadece boşluk kalır. Niyazi Sayın işte o nadir insanlardandı.

Müzik dünyamız bugün gerçek bir değerini kaybetti. Ama şunu biliyoruz ki, bıraktığı eserler ve yetiştirdiği öğrenciler sayesinde, neyin o büyülü sesi hiç susmayacak. Belki de ölüm bir son değil, sadece farklı bir makama geçiştir - tıpkı onun neyinden yükselen nağmeler gibi.