Şehr-i İstanbul'un Efsanevi Sesi: Sezer Güvenirgil'in 76 Yılında Hâlâ Dinlenen Şarkıları
Sezer Güvenirgil: 76 yıllık müzik serüveni

Eski güzel günlerin sesi, tam 76 yıllık bir ömürden süzülüp geliyor. Sezer Güvenirgil - evet, o efsanevi ses - hâlâ aynı coşkuyla konuşuyor, hâlâ aynı tutkuyla anlatıyor.

"Biliyor musunuz," diye başlıyor söze, "bazen sabahları uyandığımda hâlâ kendimi stüdyoda sanıyorum." Gözlerinde o eski günlerin ışıltısı parlıyor. Belki de hiç sönmemiş.

Yunus Bülbül'le Yollar Nasıl Kesisti?

Ah, o meşhur 'Bucur Caddesi'nin Şehriyesi'... Kim bilir kaç kişinin diline dolanmıştır. "Yunus'la tanışmamız tesadüf değildi," diye anlatıyor Sezer Hanım. "Sanki kader bizi bir araya getirmişti."

O günleri düşününce yüzüne hafif bir tebessüm yayılıyor. "Stüdyoda ilk kez karşılaştığımızda, Yunus bana 'Bu şarkıyı sadece sen söyleyebilirsin' demişti. Ne gurur duymuştum o an!"

İstanbul'un Sokaklarından Gelen İlham

Şehrin o gürültülü caddeleri, insan kalabalıkları, esnafın sesleri... Hepsi bestelere dönüşmüş. "Bucur Caddesi'ndeki o meşhur bakkalın önünde oturur, insanları izlerdim," diye hatırlıyor. "Onların hikayeleri benim şarkılarıma yansırdı."

Kim derdi ki o sıradan günler, bu kadar unutulmaz olacak? İşte sanatın büyüsü burada yatıyor belki de.

76 Yıla Sığan Hayat Dersleri

"Yaşlandım mı? Evet, rakamlar öyle söylüyor," diye gülümsüyor. "Ama içimdeki müzik aşkı hâlâ 20'li yaşlarında!"

Hayat ona neler öğretmemiş ki? "En önemlisi," diye vurguluyor, "sahip olduklarının kıymetini bilmek. Gençken aceleciydim, şimdi daha sabırlıyım."

  • Müzik tutkusu hiç azalmadı
  • İstanbul'a olan sevda hep taze kaldı
  • Dinleyicilerden gelen sevgi en büyük motivasyon

Aslında düşününce, tam bir İstanbul hanımefendisi. Şehrin bütün renklerini, bütün seslerini içinde taşıyor.

Günümüz Müziğine Bakışı

"Eleştirmek haddime değil ama..." diye duraksıyor. "Eskinin o emek yoğun besteleri yerini hızlı tüketime bıraktı. Üzülüyor musun? Biraz evet."

Ama umutsuz değil. "Genç yetenekler var, onlar güzel işler yapıyor. Yeter ki sabırla çalışsınlar."

Bugünün Sezer Güvenirgil'i

Hâlâ şarkı söylüyor mu? "Elbette!" diye cevaplıyor coşkuyla. "Sabahları kahvemi yudumlarken bile mırıldanırım."

Evinde piyanosunun başına oturup eski şarkıları çalmak en büyük keyfi. "Bazen komşular kapıma gelip 'Sezer Hanım, lütfen şu şarkıyı bir daha çalın' diyorlar."

İşte bu - tam da bu - onu mutlu ediyor. Dinleyicisiyle kurduğu o görünmez bağ, hiç kopmamış.

Son sözü ise şöyle: "Müzik benim nefesim oldu. 76 yıldır onunla yaşıyorum, onunla nefes alıyorum. Ve inanın, daha çok şarkım var içimde!"