
O anı görenler inanamadı! Uğur Işılak, adeta bir volkan gibi patladı ve sahneden herkesi şaşkına çeviren o sözleri söyledi. Kimsenin beklemediği bir anda, tam da Neşet Ertaş'ın o efsanevi türküsünü seslendirirken...
Salondan yükselen bir ses – belki de gereksiz bir müdahale – sanatçının tepesinin attırmasına yetmişti. Işılak, mikrofonu eline alıp, o meşhur kararlı ifadesiyle, "Bakın hele!" diye girdi söze. "Bir çakal sürüsü, binlerce yıllık Türkü kültürümüzü bozamaz, aramızı açamaz. Anladınız mı beni?"
Salonda çıt çıkmıyordu. İzleyiciler, nefeslerini tutmuş, olacakları bekliyordu. Uğur Işılak, sözlerine şöyle devam etti: "Bizim burada yaptığımız, sadece bir müzik icra etmek değil. Bu, bir geleneğe saygı duruşu. Neşet Baba'nın ruhuna yapılan bir vefadır. Kimse bunu bozmaya kalkmasın!"
Kalabalık Coşkuyla Alkışlara Boğuldu
Bu çıkışın ardından salon alkıştan yıkıldı. İnsanlar ayağa fırlamış, Uğur Işılak'ı desteklercesine haykırıyordu. Sanatçı, daha sonra kaldığı yerden türküyü seslendirmeye devam etti – ama bu sefer, her notasında bir duruş, bir anlam vardı.
O gece orada bulunanlar için unutulmaz bir andı. Sosyal medyada ise bu olay hızla yayıldı. Kimileri Işılak'ı sonuna kadar desteklerken, kimileri de "gereksiz bir tepki" olarak yorumladı. Ama gelin görün ki, çoğunluk onun bu çıkışını takdirle karşıladı.
Uğur Işılak'ın, Neşet Ertaş sevgisi ve geleneksel müziğe olan bağlılığı zaten bilinen bir gerçek. Ancak bu kadar net, bu kadar yürekli bir şekilde dile getirmesi – hem de sahnede – herkesi derinden etkiledi.
Peki ya sizce? Bir sanatçı, geleneğini korumak adına böyle bir çıkış yapmalı mı? Yoksa müzik her türlü dış etkiden bağımsız mı olmalı? Cevabı belki de Işılak'ın o geceki performansında gizli.