
Müziğin büyülü dünyasına sayısız eser kazandıran Ziyad Rahbani, artık aramızda değil. Lübnan'ın yetenekli bestecisi ve piyanisti, uzun süredir mücadele ettiği sağlık sorunlarına yenik düştü. Haber, sevenlerini yasa boğdu.
Kimileri onu sadece bir müzisyen olarak tanıdı, kimileri ise derin sözleri ve dokunaklı melodileriyle bir efsane olarak. Rahbani, Ortadoğu müziğine yaptığı katkılarla adını tarihe yazdırdı. Peki ya şimdi? O artık yok, ama eserleri asla unutulmayacak.
Beyrut'ta dünyaya gelen Rahbani, müzikle iç içe bir ailede büyüdü. Annesi, Lübnan'ın ünlü şarkıcılarından Fairuz'du. Belki de bu yüzden müzik onun için bir tutkuydu, bir yaşam biçimi. Genç yaşlarda besteler yapmaya başladı ve kısa sürede adından söz ettirdi.
Bir Efsanenin Ardından
Ziyad Rahbani'nin ölüm haberi, özellikle Lübnan'da büyük bir üzüntüye neden oldu. Sosyal medyada sevenleri, onun için duydukları üzüntüyü paylaştı. Kimi en sevdikleri şarkılarını paylaştı, kimi ise anılarını anlattı. Çünkü Rahbani sadece bir müzisyen değil, aynı zamanda bir dönemin simgesiydi.
Uzun yıllar boyunca müzik dünyasına katkı sağlayan Rahbani, birçok ünlü isimle çalıştı. Eserleri, sadece Lübnan'da değil, tüm Ortadoğu'da büyük beğeni topladı. Piyanodaki ustalığı ve bestelerindeki derinlik, onu diğerlerinden ayıran özelliklerdi.
Geride Bıraktığı Miras
Ziyad Rahbani'nin ölümüyle birlikte, geride bıraktığı eserler daha da değer kazandı. Sevenleri, onun şarkılarını dinleyerek anılarını tazeliyor. Belki de en güzeli bu: Bir sanatçı ölse bile, eserleriyle yaşamaya devam eder.
Müzik dünyasının bu büyük kaybı, hepimizi derinden üzdü. Ama şunu biliyoruz ki, Ziyad Rahbani'nin besteleri, yıllar geçse de dinlenmeye devam edecek. Çünkü gerçek sanat, asla ölmez.