Bursa'da Edebiyat Rüzgârı Esti: 37 Ülkeden Genç Kalemler YTB'nin Dünya Edebiyat Ödüllerinde Buluştu!
37 Ülkeden Genç Yazarlar Bursa'da Buluştu

Bursa adeta bir edebiyat fırtınasına tanık oldu desem abartmış olmam. Gerçekten öyleydi. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nın düzenlediği 'Bir Dünya Edebiyat Ödülleri' töreni, şehrin tarihi dokusunu genç kalemlerin coşkusuyla buluşturdu.

37 farklı ülke... Düşünsenize, neredeyse dünyanın dört bir yanından gelmiş 105 genç yazar. Hepsi de Türkçe düşünüp Türkçe yazan, bu dilin büyüsüne kapılmış isimler. Bursa'nın o müthiş atmosferinde buluşmaları ise tam anlamıyla görülmeye değerdi.

Kültür Köprüleri Kuruldu

Ödül töreni aslında sıradan bir etkinlikten çok daha fazlasıydı. YTB Başkan Yardımcısı Abdullah Kutalmış Turan'ın da dediği gibi, "Türkçenin gönül coğrafyasındaki genç yetenekleri buluşturmak" esas amaçtı. Ve bence başardılar da.

Katılımcılar arasında -inanın- Kosova'dan Filipinler'e, Mısır'dan Endonezya'ya kadar uzanan geniş bir yelpaze vardı. Her biri kendi kültürünü, kendi hikayesini Türkçe'nin o sıcaklığıyla harmanlayıp getirmişti. Şahsen, bu kadar farklı coğrafyadan insanın aynı dili konuşabilmesi beni oldukça etkiledi.

Edebiyatın Evrensel Dili

Organizasyon komitesi başkanı Mehmet Ali Ceritoğlu'nun şu sözleri her şeyi özetliyordu aslında: "Türkçe artık sadece Türkiye'nin değil, dünyanın dilidir." Haklıydı da. Öyle ya, Filipinler'den bir gencin Türkçe yazması, Kosova'dan bir kızın Türkçe şiirler kaleme alması bunun en güzel kanıtı.

Programda neler yoktu ki? Atölye çalışmaları, usta-çırak buluşmaları, edebiyat söyleşileri... Genç yazarlar adeta bir edebiyat maratonuna katılmış gibiydiler. Üstelik sadece ödül almak için değil, birbirlerinden öğrenmek, deneyim paylaşmak için oradaydılar.

Bursa'nın tarihi dokusu ise bu edebiyat şölenine ayrı bir anlam katmıştı. Osmanlı'nın ilk başkentinde, dünyanın dört bir yanından gelen gençlerin Türkçe yazması... Tarihle geleceğin buluşması gibiydi.

Ödül alan genç yazarların gözlerindeki o ışığı tarif etmem mümkün değil. Kimi ilk kez Türkiye'ye gelmişti, kimi ilk kez eserini bu kadar geniş bir kitleye sunma fırsatı bulmuştu. Heyecanları yüzlerinden okunuyordu - gerçekten içten, samimi bir mutluluktu bu.

Bu tür organizasyonların ne kadar kıymetli olduğunu düşünmeden edemiyorum. Türkçe'nin sınırlarını aşarak dünya edebiyatına katkı sağlayacak nice yazarlar yetişiyor aramızda. Ve Bursa'daki bu buluşma, onlar için unutulmaz bir başlangıç oldu.