İstanbul'un gökyüzüne uzanan en romantik siluetlerinden biri olan Galata Kulesi, yine herkesi şaşırtacak bir etkinliğe imza atıyor. Sanki Hezarfen Ahmet Çelebi'nin kanat çırpışlarını duyar gibi olduğunuzu hissedeceğiniz bu sergi, tarihin tozlu sayfalarından günümüze uzanan bir köprü kuracak.
Kulenin taş duvarları arasında yankılanacak olan bu sanat şöleni, aslında tam da İstanbul'un ruhuna uygun bir proje. Kim bilir, belki de Hezarfen'in o meşhur uçuşundan beri bu kule böyle anlara tanıklık etmeyi bekliyordu?
Tarihle Modern Sanatın Dansı
Restorasyon çalışmalarının ardından adeta yeniden doğan kule, şimdi de çağdaş sanatın en çarpıcı örneklerine ev sahipliği yapacak. Sergiyi gezerken, bir yanda Boğaz'ın maviliklerine dalıp giderken, diğer yanda sanatçıların yorumlarıyla tarihe farklı bir pencereden bakma fırsatı bulacaksınız.
Organizatörlerin "tam da beklediğimiz gibi oldu" dedikleri sergi, ziyaretçilerini şaşırtmayı ve düşündürmeyi hedefliyor. Öyle ki, bazı eserlerin yerleştirilmesi için özel izinler alınmış - kuleye zarar vermemek adına her detay düşünülmüş.
Neden Bu Sergi Özel?
- Hezarfen'in ruhunu hissettiren özgün eserler
- Kulenin tarihi dokusuyla uyumlu modern yorumlar
- İstanbul manzarası eşliğinde sanat keyfi
- Yerel ve uluslararası sanatçıların buluşması
Aslında bu sergi, sadece sanatseverler için değil. Tarihe meraklı olanlar, fotoğraf çekmeyi sevenler, hatta sadece Galata Kulesi'ni farklı bir açıdan görmek isteyenler için bile kaçırılmayacak bir fırsat.
Şehrin gürültüsünden uzaklaşıp kendinizi sanatın büyüsüne kaptırmak istiyorsanız, bu sergi tam size göre. Hele bir de gün batımında kuleye çıkarsanız, İstanbul'un o büyüleyici manzarası eşliğinde sanatın tadını çıkarmak bambaşka bir deneyim olacaktır.
