Bin Yıllık Ruh Galata Kulesi'nde Yeniden Hayat Buldu: 'Hezârfen'den Beri Aynı Ruhla' Sergisi Büyüledi!
Hezârfen'in ruhu Galata Kulesi'nde yeniden canlandı

İstanbul’un gökyüzüne uzanan zarif silueti Galata Kulesi, bu kez sanatın nefes kesen dokunuşuyla sarsılıyor. ‘Hezârfen’den Beri Aynı Ruhla’ isimli sergi, adeta zaman tünelinden fırlamış gibi – hem tarih meraklılarını hem de sanat aşıklarını kendine hayran bırakıyor.

Şehrin kalbinde, taşların fısıldadığı hikayeleri dinler gibi… 17. yüzyılda Hezârfen Ahmed Çelebi’nin kanatlandığı bu efsanevi kulede açılan sergi, geçmişle geleceği birbirine dokuyor. Sanki her eser, ‘Ben de buradayım!’ diye haykırıyor.

Tarihin Kanat Çırpışları

Küratörlerin deyimiyle ‘ruhun yeniden doğuşu’ – sergi, Osmanlı’nın çok yönlü bilgesi Hezârfen’in izinden gidiyor. O dönemin çizimleriyle günümüz yorumlarının dans ettiği bu seçki, izleyiciyi adeta büyülü bir yolculuğa çıkarıyor.

Bir yanda minyatürlerin ince işçiliği, diğer yanda dijital çağın vurucu yorumları… Sergiyi gezenler, ‘Acaba Hezârfen bugün yaşasaydı neler yapardı?’ diye düşünmeden edemiyor.

Detayların Büyüsü

İşin en çarpıcı yanı? Eserlerin kuledeki konumlanışı. Sanki her kat, farklı bir zaman dilimine açılan kapı gibi. Ziyaretçiler, daracık merdivenlerden çıkarken bir yandan da sanatın labirentlerinde kayboluyor.

En üst katta ise – beklenmedik bir sürpriz! – Hezârfen’in uçuşunu simgeleyen devasa bir enstalasyon, İstanbul manzarasıyla bütünleşiyor. Bu anı fotoğraflamadan dönmek, neredeyse imkansız.

Sanat eleştirmenleri, ‘Son yılların en özgün küratöryel çalışmalarından biri’ diyor. Haklılar da… Çünkü bu sergi, sadece göze değil, ruha da hitap ediyor.