Hani bazı insanlar vardır, ekranda görür görmez yüzünüzde bir tebessüm belirir? İşte Engin Çağlar tam da öyle bir sanatçıydı. Yeşilçam'ın bu sevimli yüzü, ne yazık ki 85 yaşında hayata veda etti.
Aslında düşünüyorum da - biz onu hep filmlerdeki o samimi halleriyle hatırlayacağız. Öyle bir oyuncuydu ki, kameralar döndüğünde sanki kendi hayatını yaşıyor gibi doğal davranırdı. Belki de bu yüzden bu kadar sevildi, bu kadar benimsendi.
Son Röportajındaki O Anlamlı Sözler
Geçtiğimiz günlerde verdiği son röportajlardan birinde söylediği şu sözler, adeta bir veda mesajı gibiydi: "Artık hayatı keyifle yaşama zamanı." Sanki içinden geçenleri, hayata bakışını özetliyordu bu cümleyle. Kim bilir, belki de gerçekten öyle yapmıştı - hayatı sonuna kadar keyifle yaşamıştı.
Oysa biz izleyiciler için durum biraz farklı. Onu artık yeni projelerde göremeyecek olmanın hüznü var içimizde. Ama şunu biliyoruz ki, beyazperdedeki o sıcak gülüşü asla solmayacak.
Bir Dönemin Sessiz Kahramanı
Yeşilçam denilince akla hep büyük yıldızlar gelir ama - itiraf edelim - o olmazsa o filmlerin tadı tuzu kalmazdı. Yardımcı rollerde verdiği unutulmaz performanslarla adeta filmlerin gizli kahramanıydı.
Öyle ki, bazı sahnelerde sadece bakışlarıyla bile her şeyi anlatabilirdi. Bu yetenek gerçekten az kişide vardır. Doğallığı, samimiyeti ve işine olan saygısıyla hep örnek oldu.
Ve şimdi... Şimdi o artık yok. Ama bıraktığı miras - o onlarca film, o unutulmaz karakterler - hep bizimle kalacak. Sevenleri için belki de en büyük teselli bu.
Usta oyuncunun ardından, Türk sineması biraz daha sessiz, biraz daha renksiz kaldı. Ama o, beyazperdedeki yerini çoktan garantilemişti zaten.