Dünyaca ünlü yönetmen James Cameron, İstanbul'a olan hayranlığını gizleyemiyor. Öyle ki, kendisine iletilen bir mesaja verdiği cevap, sanatçının yaratıcılık serüveninde bu kadim şehrin ne denli önemli bir yeri olduğunu gözler önüne serdi.
Sabah Gazetesi'ne özel açıklamalarda bulunan Cameron, "İstanbul, yaratıcı sürecimde derin bir yolculuğa çıkmamı sağlayan şehirlerden biri" diyerek adeta hayranlık destanı yazdı.
Bir Şehrin Yaratıcılığa Etkisi
Peki nasıl oluyor da bir şehir, dünyanın en çok izlenen filmlerinin yaratıcısını bu denli etkileyebiliyor? Cameron'a göre cevap oldukça basit: İstanbul'un tarihi dokusu, kültürel zenginliği ve o eşsiz enerjisi, onun yaratıcılık sürecine direkt olarak nüfuz ediyor.
"Bazı şehirler vardır" diyor Cameron, "sadece gezip gördüğünüz yerler olmaktan çıkıp içinize işler. İstanbul da benim için tam olarak böyle oldu."
Yaratıcılıkta İstanbul Esintisi
Avatar'ın devasa dünyalarını tasarlarken bile İstanbul'un sokaklarındaki o renk cümbüşünün, tarihi yapıların ihtişamının ve Boğaz'ın o eşsiz mavisinin zihninde canlandığını itiraf ediyor ünlü yönetmen. Hatta şöyle bir anekdot paylaşıyor:
"Titanik'i çekerken bile İstanbul'daki denizcilik kültüründen ilham aldığım sahneler oldu. Şehrin denizle olan ilişkisi, balıkçıları, martıları... Tüm bunlar yaratıcı zihnimde yer eden detaylardı."
İstanbul'un Büyüsü
Cameron'un İstanbul sevgisi sadece profesyonel değil, aynı zamanda kişisel. Şehrin insanının sıcakkanlılığından, yemek kültüründen ve o kendine has kaotik düzeninden de oldukça etkilenmiş.
"İstanbul'da kaybolmak istediğim anlar oldu" diye ekliyor. "O labirenti andıran sokaklarında yürümek, her köşebaşında yeni bir sürprizle karşılaşmak... Yaratıcı bir insan için bundan daha iyi bir ilham kaynağı olamaz."
Ünlü yönetmenin bu açıklamaları, İstanbul'un sadece bir turizm destinasyonu olmadığını, aynı zamanda dünyanın en yaratıcı zihinleri için bir ilham perisi olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.
James Cameron gibi bir dehanın bile yaratıcılık yolculuğunda İstanbul'un izlerini taşıması, şehrin evrensel çekim gücünü gösteriyor. Kim bilir, belki de bir sonraki Oscar ödüllü filmde İstanbul'un gizli izlerini bulacağız...
