Ekim'de Sanat Rüzgârı Esiyor: İnsanlar, Mekanlar ve Nesneler Sahneye Taşınıyor!
İnsanlar, Mekanlar, Nesneler: Ekim'de Sahne Işıkları Yanıyor

Ekim ayının serin rüzgârıyla birlikte sahnelere yepyeni bir soluk geliyor. Öyle ki, gündelik hayatın içinde kaybolup giden o sıradan şeyler -insanlar, mekanlar, nesneler- birdenbire ışıklar altında parıldamaya hazırlanıyor. Efe Asil Turan'ın yönetmen koltuğunda oturduğu bu prodüksiyon, izleyicisini alışılmışın dışında bir yolculuğa çıkaracak gibi görünüyor.

Oyun, tam da şu an üzerine bastığımız zeminden, içinde yaşadığımız dünyadan besleniyor. Sıradan insanların olağanüstü hikayeleri, unutulmaya yüz tutmuş mekanların fısıltıları ve belki de bir köşede tozlanmaya bırakılmış nesnelerin anlatılmamış gerçeklikleri... Hepsi bir araya gelerek adeta bir mozaik oluşturuyor. Bana kalırsa, bu prodüksiyon tam da içinde bulunduğumuz zamanın ruhunu yakalama iddiasında.

Peki Neden Bu Oyunu Kaçırmamalısınız?

Belki de cevap şu: Çünkü oyun, hepimizin içinden geçenleri sahneye taşıma cesaretini gösteriyor. Turan'ın yönetmenlik becerisi, seyirciyi pasif bir izleyici olmaktan çıkarıp oyunun aktif bir parçası haline getirmeyi vaat ediyor. Kim bilir, belki de sahnede kendi hayatınızdan bir parça bulacaksınız.

Ekim ayı boyunca sahnelenecek olan bu özel prodüksiyon, tiyatro severler için kaçırılmaması gereken bir deneyim sunuyor. Gündelik olanın içindeki büyülüyü keşfetmeye hazır mısınız?