New York'ta gerçekleşen o buluşmada, Sağlık Bakanı Fahrettin Memişoğlu'nun konuşması adeta bir nefes gibiydi - taze ve umut dolu. Salondaki kalabalığın dikkatini anında üzerine çekmeyi başardı.
"Bizim için sağlık, sadece bir hizmet alanı değil, insanlığın ortak paydasıdır" diye başladı konuşmasına Memişoğlu. Ve devam etti: "Türkiye ile ABD arasındaki iş birliği potansiyeli, özellikle sağlık alanında inanılmaz boyutlara ulaşabilir."
Stratejik Ortaklık Vurgusu
Aslında bakarsanız, bu buluşma sıradan bir toplantıdan çok daha fazlasıydı. Bakan'ın üzerinde özellikle durduğu nokta, iki ülke arasındaki sağlık diplomasisinin derinleştirilmesi oldu. Şöyle ki:
- İlaç ve tıbbi cihaz üretiminde ortak girişimler
- Sağlık turizminin karşılıklı geliştirilmesi
- Tıp eğitimi ve uzman değişim programları
- Dijital sağlık teknolojilerinde iş birliği
Memişoğlu'nun konuşmasındaki samimiyet gerçekten dikkat çekiciydi. "Türkiye'nin sağlık alanındaki deneyimini ve insan kaynağını, ABD'nin teknolojik altyapısıyla birleştirebiliriz" derken, salondaki Amerikalı iş insanlarının da yüzündeki ilgiyi görmeliydiniz.
Somut Adımlar ve Hedefler
Peki ne mi konuştular? İşte detaylar:
Önümüzdeki dönemde, Türk ve Amerikan sağlık kuruluşları arasında doğrudan köprüler kurulacak. Bakan'ın deyimiyle, "Bu sadece kağıt üzerinde kalan bir iş birliği olmayacak". Gerçekten de, somut projeler üzerinde çalışılacak gibi görünüyor.
En dikkat çekici noktalardan biri de, Türkiye'nin pandemi döneminde gösterdiği başarının altının çizilmesi oldu. Memişoğlu, "Dünyanın en zorlu sınavlarından birini verdiğimiz o günlerde edindiğimiz tecrübeler, şimdi uluslararası iş birliklerimizin temelini oluşturuyor" ifadelerini kullandı.
Toplantı sonrasında ise, Bakan'ın Amerikalı meslektaşlarıyla yaptığı ikili görüşmeler de oldukça verimli geçti. Anlaşılan o ki, sağlık diplomasisi alanında yeni bir sayfa açılıyor.
