
Oyun oynamak her çocuğun en doğal hakkı—ama bazen en masum görünen anlar, en korkunç sonuçlara gebedir. İzmir'in Bornova ilçesinde dün akşam yaşanan olay, tam da bunu kanıtlar nitelikte. Henüz 3 yaşındaki Yusuf, evde oynadığı sırada plastik bir balonu kafasına geçirdi ve ne yazık ki bir daha çıkaramadı.
Nefes alamayan küçük Yusuf, bir süre sonra baygınlık geçirdi. Ailesi onu hemen hastaneye yetiştirdi—ama ne mümkün… Tüm müdahalelere rağmen minik yürek, atmayı bıraktı. Doktorlar, "boğulma sonucu hayatını kaybetti" notunu düşmek zorunda kaldı kayıtlara.
"Aman Dikkat!" Demek Yetmiyor
Bu tür kazalar—ne yazık ki—Türkiye'de ve dünyada sık yaşanmıyor değil. Özellikle 2-5 yaş arası çocuklar, merak duygusu ve keşfetme isteğiyle bazen tehlikeli nesnelerle oynayabiliyor. Plastik balonlar, poşetler, küçük oyuncak parçaları… Hepsi potansiyel birer risk aslında.
Uzmanlar defalarca uyarıyor: "Lütfen çocuklarınızı oyun oynarken bile yalnız bırakmayın." Ama kim dinliyor? Günlük telaş, işler, ev işleri derken gözümüzden kaçabiliyor minikler. İşte o bir saniye yetiyor maalesef hayatları karartmaya.
Bornova'da Yaşanan Acı: Yusuf'un Ardından
Olayın ardından mahalle sakinleri ve aile dostları şok içinde. "Daha dün top oynuyordu bahçede," diyor bir komşu, sesi titreyerek. "Kim derdi ki bir balonla oyun oynarken canından olacak?"
İzmir'de bugün hava bulutlu—sanki gökyüzü bile Yusuf'un ardından yas tutuyor. Ailesine başsağlığı diliyoruz—kelimelerin yetersiz kaldığı anlar işte böylesi.
Ve unutmayalım: Çocuk gözüyle bakmak dünyaya… Evet güzel. Ama bazen o gözlerin arkasındaki tehlikeyi görebilmek de büyüklerin işi.