Küçük Ellerden Büyük Dilekler: Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Yürek Isıtan Jest
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Çocuklara Dilek Jestî

Kim derdi ki küçücük bir mektup, koskoca Cumhurbaşkanı'nın kapısını aralayacak? 23 Nisan coşkusu bu kez çok daha özel bir hal aldı. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan, ülkenin dört bir yanından kendisine ulaşan çocuk mektuplarını adeta bir hazine gibi değerlendirdi.

O mektupların her biri—sadece kâğıt ve mürekkep değil—birer umut, birer hayal tohumuydu aslında. Ve o tohumlar, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde filizlendi.

Küçük Kalemlerden Büyük İstekler

Bazıları bisiklet istedi mesela. Kimi tablet bilgisayar. Biri, tam bir futbol tutkunuydu ve topunun peşinden koşmak istiyordu. Diğeri ise sadece “Beni duyar mısınız?” diye sormuştu. Cevap geldi: Evet, duyuluyorsunuz.

Bu sadece bir hediyeleşme hikâyesi değil aslında. Bu, devletle millet arasındaki o görünmez bağın—çocuklar üzerinden—yeniden nasıl güçlendiğinin canlı bir kanıtı.

Ankara’dan Yükselen Mutluluk

Ankara’da, Külliyenin o görkemli koridorları bu kez çocuk kahkahalarıyla yankılandı. Hediyeler hazırlandı, paketlendi ve minik sahiplerine ulaştırılmak üzere yola çıktı. Kim bilir, belki de o bisikletlere binen çocukların bazıları ileride bu ülkeyi yönetecek.

Erdoğan’ın bu jesti—sıradan bir protokol hareketi olmanın çok ötesinde—geleceğe yapılan manevi bir yatırım aslında. “Sizi önemsiyorum” demenin en samimi hali.

Ve işte o anlar, sosyal medyada da büyük yankı buldu. #CumhurbaşkanındanDilekler etiketi altında yüzlerce paylaşım yapıldı. İnsanlar, devlet büyüklerinin çocuklara olan bu ilgisini takdirle karşıladı.

Belki de unuttuğumuz bir şey vardı: Çocuklar sadece geleceğimiz değil, aynı zamanda bugünümüzün de en kıymetli mihenk taşı. Ve onların mutluluğu—hepinizin malumu—hepimizin ortak sevinci.

Bu 23 Nisan, sadece bir millî egemenlik kutlaması değil; aynı zamanda küçük yüreklerle büyük yönetim arasında kurulan sıcak bir köprü oldu. Ve o köprü—inanıyorum ki—uzun yıllar dimdik ayakta kalacak.