
Havaların ısınmasıyla birlikte Karadeniz'in yemyeşil yamaçları yine o meşhur telaşe sahne oluyor. Fındık hasadı. Ama bu coşkulu dönem, özellikle minik yavrular için beklenmedik tehlikeleri de beraberinde getiriyor. Nefes borusuna fındık kaçma vakaları adeta patlama yapıyor!
Medical Park Ordu Hastanesi'nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şemsettin Ayçiçek, durumun vahametini şu sözlerle aktarıyor: "Yaz aylarında, özellikle de bu hasat mevsiminde, acil servisimize yapılan başvuruların neredeyse yarısını yabancı cisim aspirasyonları oluşturuyor. Ve maalesef bu cisimlerin büyük çoğunluğu fındık."
Peki Neden Bu Kadar Sık Görülüyor?
Aslında cevap oldukça basit. Fındık, evin her köşesinde, her zaman ulaşılabilir durumda. Çocukların meraklı minik parmakları, onları keşfetmek için can atıyor. Bir anlık dalgınlık, bir saniyelik gözden uzak kalma... ve nefes borusuna kaçıveriyor o küçük ama tehlikeli taneler.
Dr. Ayçiçek, en çok 1-3 yaş aralığındaki çocukların risk altında olduğunu vurguluyor. "Bu yaş grubu, hem hareketli hem de dünyayı ağzıyla tanımaya çalışıyor" diyor. Ailelerin "Aman dikkat!" demesi yetmiyor, gözlerini bir saniye bile ayırmamaları gerekiyor.
Belirtileri Tanımak Hayat Kurtarıyor
Ani başlayan öksürük krizleri, nefes darlığı, hırıltılı solunum, morarma... Bunlar, bir şeyin yolunda gitmediğinin en bariz işaretleri. Bazı durumlarda ise belirtiler sinsice ilerliyor. Öksürük geçiyor, aile her şeyin normale döndüğünü sanıyor. Oysa ki fındık, ciğerlerin derinliklerine doğru ilerlemeye devam ediyor. Günler, hatta haftalar sonra tekrarlayan zatürreler, inatçı öksürüklerle kendini gösterebiliyor.
O An Ne Yapmalı? (Aman Dikkat!)
İlk ve en kritik kural: Panik yok! Hele ki çocuğun sırtına vurmak... Bu, yapılacak en büyük hatalardan biri. Cisim daha da aşağılara itilebilir ve durumu içinden çıkılmaz bir hale getirebilir.
- Hemen 112'yi arayın. Zaman kaybetmeyin.
- Çocuğu sakinleştirmeye çalışın. Ağlamak ve heyecanlanmak nefes almayı daha da zorlaştırır.
- Nefes alabiliyor ama öksürüyorsa, öksürmeye devam etmesine izin verin. Bu, vücudun en doğal savunma mekanizması.
- Eğer nefes alamıyorsa ve morarma başladıysa, temel ilk yardım manevralarını uygulayın. Ancak bunları nasıl yapacağınızı bilmiyorsanız, lütfen denemeyin.
Kesin çözüm ise bronkoskopi. Ucunda kamera olan ince bir boruyla nefes borusuna girilip, cisim çıkarılıyor. İşlem riskli gibi görünse de, günümüz teknolojisinde oldukça güvenli. Tabii ki en iyisi, bu işleme hiç gerek kalmaması.
Korunmak İçin Altın Kurallar
Önlem almak, tedaviden çok daha kolay ve acısız. İşte dikkat etmeniz gerekenler:
- Küçük ve sert gıdaları 5 yaşından önce vermeyin. Fındık, fıstık, leblebi, çekirdek... Hepsi risk grubunda.
- Çocukların erişemeyeceği yükseklikte ve kapalı kaplarda saklayın. "Bir avuç" diye bırakılan kase, büyük bir tehlike.
- Yemek yerken koşturmayın, gülmeyin, oyun oynamayın. Oturarak ve dikkatli bir şekilde yemek yemelerini sağlayın.
- Ablalar, ağabeyler, kuzenler... Diğer çocukların da farkında olun. Onlar farkında olmadan küçük kardeşe verebilir.
Son bir not: Bu sadece fındıkla da sınırlı değil. Küçük oyuncak parçaları, bozuk paralar, küp şekerler... Kısacası, avuç içinden küçük her şey potansiyel bir risk. Hasat zamanı bereket getirsin, kazalar değil. Lütfen dikkatli olalım.