
Ah, o minik afacanların yemek masasında çıkardığı tatlı krizlerini bilmeyen yoktur herhalde. 'Bunu yemem', 'o yeşil şeyleri sevmiyorum', 'ben makarna istiyorum' cümleleriyle boğuşan anne babalar, sizleri hemen sakinleştirelim. Çünkü uzmanlar diyor ki: bu aslında bir sorun değil, fırsat!
Çocuk gelişim psikologları, yemek seçiciliğin tamamen normal ve hatta sağlıklı bir gelişim evresi olduğunu belirtiyor. Aslında küçüklerin kendi tercihlerini oluşturma ve bağımsızlaşma çabalarının masadaki yansıması bu. Peki bu dönemi nasıl hasarsız atlatacağız? İşte altın değerinde tavsiyeler...
1. Sakin Kal, Panik Yok!
Önce derin bir nefes alın. Evet, ilk kural bu. Çünkü çocuklar sizin gerginliğinizi anında hissediyor ve tepki veriyor. Yemek saatlerini bir savaş alanına çevirmek yerine, rahat bir sohbet ortamı yaratın. Unutmayın: siz ne kadar stresseniz, o kadar dirençle karşılaşırsınız.
2. Küçük Şefleri Mutfağa Dahil Edin
Çocuğunuzla birlikte yemek hazırlamak inanılmaz sonuçlar veriyor. Kendi elleriyle yoğurduğu köfteleri veya doğradığı salataları yemeye bayılıyorlar. Bu süreç onlara hem sorumluluk veriyor hem de yemeğe olan ilgilerini artırıyor. Deneyin, göreceksiniz!
3. Tabakları Eğlenceye Dönüştürün
Yemek sunumunu bir sanat eserine çevirmek zorunda değilsiniz elbette. Ama biraz yaratıcılıkla tabakları daha cazip hale getirebilirsiniz. Mesela sebzelerden gülen yüzler yapmak veya yiyecekleri renklerine göre düzenlemek işe yarıyor. Çocuklar görsel uyaranlara bayılıyor çünkü.
4. Israr Etmek Yerine Örnek Olun
'Ye oğlum ye' demekten vazgeçin. Bunun yerine siz o besinleri keyifle yiyerek örnek olun. Çocuklar doğaları gereği taklit ederek öğrenirler. Sizin brokoliyi severek yediğinizi görmek, onların da denemesini sağlayacaktır. Sabırlı olun, bazen 10-15 deneme gerekebilir.
5. Alternatif Sunmak Yerine Çeşitlilik Yaratın
Her reddettiğinde farklı yemek hazırlamak kısır döngü yaratır. Onun yerine tabağında sevdiği ve deneyeceği besinlere birlikte yer verin. 'Bugün hangisinden tadmak istersin?' gibi seçim hakkı tanıyan sorular işinizi kolaylaştıracaktır.
Son bir not: her çocuk özeldir ve kendi hızında ilerler. Bazı tatları sevmemesi de gayet normal. Önemli olan yemek saatlerinin keyifli bir aile ritüeline dönüşmesi. Bu zorlu dönem geçecek, emin olun. Belki de ileride 'keşke hâlâ yemek seçseydi' diyeceğiniz günler gelecek!