Sağlık Bakanlığı, düşme, çarpma, spor ve trafik kazaları gibi durumlarda ortaya çıkan diş yaralanmalarına yönelik kapsamlı bir "Dental Travma Rehberi" hazırlayarak kamuoyuyla paylaştı. 22 Kasım 2025 tarihinde yayımlanan rehber, acil müdahale protokollerini net bir şekilde belirliyor.
Dental Travmaların Yaygınlığı ve Risk Grupları
Travmatik dental yaralanmalar, tüm yaralanma vakalarının yaklaşık %5'ini oluşturuyor. Bu oran okul öncesi çocuklarda %17'ye kadar yükseliyor. İstatistiklere göre, her dört çocuktan biri hayatı boyunca en az bir kez dental travma yaşıyor. Bu veriler, dental travmaların dünya çapında en sık görülen beşinci sağlık sorunu olduğunu ortaya koyuyor.
Riskin daha yüksek olduğu gruplar arasında otizm, epilepsi, serebral palsi ve görme engeli bulunan bireyler yer alıyor. Düşme, çarpma, spor aktiviteleri ve trafik kazaları ise dental yaralanmaların başlıca nedenleri olarak sıralanıyor.
Acil Durumda Yapılması Gerekenler
Rehber, dişin tamamen yerinden çıkması durumunda izlenecek adımları açıklıyor. Diş köküyle beraber çıkmışsa, kök kısmına dokunulmamalı ve kurumaya bırakılmamalıdır. Yapılacak ilk işlem, dişi temiz bir kabın içindeki sade süte koymak ve 60 dakika içinde bir diş hekimine ulaştırmaktır. Bu müdahale sayesinde kişinin kendi dişinin tekrar yerine yerleştirilmesi mümkün olabilmekte ve dişin ağızda kalma şansı artmaktadır.
Dişin bir parçasının kırılması durumunda ise kırık parça bulunmalı, kurutulmadan sade süt içeren temiz bir kaba konulmalı ve yine 60 dakika içinde diş hekimine götürülmelidir. Kırık parçanın yerine yapıştırılması, en iyi estetik sonucun elde edilmesini sağlamaktadır. Eğer kırık parça bulunamazsa, hızlıca diş hekimine başvurulması gerekiyor.
Koruyucu Önlemler ve Travmanın Etkileri
Futbol, basketbol, hokey, boks, güreş, beyzbol ve tekvando gibi sporlar, diş yaralanmalarının en sık görüldüğü aktiviteler arasında. Sporcuların, diş, dil, dudak ve yanak yaralanmalarını önlemede oldukça etkili olan ağız koruyucu ve yüz koruyucu başlık gibi ekipmanları kullanması büyük önem taşıyor.
Diş travması sonrası müdahale gecikirse, diş kaybı kalıcı hale gelebiliyor ve doğal dişin yerini protez diş alıyor. Özellikle ön dişlerdeki kayıplar, estetik kaygıların yanı sıra öz güven eksikliği, gülme ve konuşmada çekinme gibi psikolojik etkilere yol açabiliyor. Çocuk ve ergenlerde "sosyal dışlanma" ve "okul başarısında düşüş", yetişkinlerde ise iş görüşmeleri ve sosyal ilişkilerde olumsuz etkiler görülebiliyor.
Sonuç olarak, spor sırasında ağız koruyucu kullanmak gibi koruyucu önlemler almak ve travma sonrası doğru ve hızlı müdahale etmek, kalıcı diş kayıplarının önüne geçmek için hayati derecede önem taşıyor.