Türk Nöroloji Derneği Başkan Yardımcısı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Öztura, Antalya'da düzenlenen bir sağlık kongresinde önemli açıklamalarda bulundu. Öztura, yaşamın üçte birini kapsayan uykunun, beyin ve beden sağlığı için vazgeçilmez bir onarım süreci olduğunu vurguladı.
Büyükşehir Yaşamı Uyku Düzenini Bozuyor
Prof. Dr. Öztura, özellikle büyükşehirlerdeki yoğun iş temposu ve sosyal alışkanlıkların uyku düzenini olumsuz etkilediğine dikkat çekti. İnsanların iş ve yolculuk için harcadığı uzun saatlerin ardından kendilerine vakit ayırmak isterken, bu süreyi uykudan kısmaya başladıklarını ifade etti. Geç yatma alışkanlığıyla birlikte ortalama 7-7,5 saatlik uyku ihtiyacının karşılanamadığını, bunun da düzensiz ve yetersiz uykuya yol açtığını söyledi.
Bu durumun uyku hijyeni bozukluğuna sebep olduğunu belirten Öztura, bozulan uyku hijyeninin çocuklarda okul başarısını, yetişkinlerde ise iş verimliliğini düşürdüğünün altını çizdi.
Kronik Uykusuzluk Tedavi Edilmesi Gereken Bir Hastalık
Toplumda her iki kişiden birinin uykusuzluktan şikayet etmesine rağmen, bu sorunun yeterince ciddiye alınmadığını vurgulayan Prof. Dr. İbrahim Öztura, kronik uykusuzluğun gerçek bir hastalık olduğunu dile getirdi. Ancak şikayeti olanların sadece yüzde 5-6'sının doktora başvurduğunu aktardı.
Öztura, "Bu hastalar ya uykuyu başlatamıyor, ya sürdüremiyor ya da uyandığında dinlenmiş hissetmiyor. Sabah yorgun, gergin ve mutsuz uyanıyorlar. Bu önemli sorunu çözmek için hastaların mutlaka bir hekime başvurması gerekiyor." dedi.
Uyku Apnesi Nörolojik Hastalıkların Habercisi Olabilir
Prof. Dr. Öztura, horlama ile kendini gösteren uyku apnesi sendromunun hafife alınmaması gerektiği konusunda uyardı. Tedavi edilmeyen uyku apnesinin, zihinsel kapasitede azalma riskini artırdığını ve ilerleyen yaşlarda ortaya çıkabilecek nörolojik hastalıklara zemin hazırlayabileceğini ifade etti.
Dokuz Eylül Üniversitesi'nde yapılan çalışmalarda, uyku apnesi olan hastalarda beyin fonksiyonlarının etkilendiğinin tespit edildiğini aktaran Öztura, gece horlama, nefes daralması ve gündüz aşırı uyku hali olan bireylerin mutlaka bir uzmana görünmesi gerektiğini kaydetti.
Son olarak, uyku sorunlarında bilinçsiz ilaç kullanımına karşı uyaran Öztura, ilaçların uzun vadede ciddi yan etkilere yol açabileceğini söyledi. Uyku bozukluklarında ilk hedefin ilaçsız, davranışsal tedavi olduğunu vurgulayarak, yanlış öğrenilmiş uyku alışkanlıklarının düzeltilmesiyle başarılı sonuçlar alındığını belirtti.