Hani derler ya, 'hayat bazen en beklenmedik anlarda sürprizler yapar' diye... İşte tam da öyle oldu Fatih Ürek'in başına gelen. Herkesin 'kısa sürede atlatır' diye düşündüğü sağlık sorunu, maalesef beklenenden çok daha inatçı çıktı.
Avukatı, dün akşam saatlerinde yaptığı açıklamayla gerçek durumu ilk kez tüm çıplaklığıyla ortaya koydu. Aslında -itiraf etmek gerekirse- bu kadarını kimse beklemiyordu doğrusu.
İyileşme Yolculuğu Beklentilerin Ötesinde
O ilk günlerde herkes iyimserdi. 'Birkaç güne geçer' deniyordu. Ama hayatın cilvesi işte - beklediğimiz gibi gitmedi hiçbir şey. Avukatın kelimeleri dökülürken, odadaki herkesin yüz ifadesi değişti adeta. 'Kısa sürede iyileşir' umudu, yerini 'uzun ve sabırlı bir süreç' gerçeğine bıraktı.
Peki neden bu kadar uzun sürecek? Aslında cevap basit: Vücut kendi ritmini bulmaya çalışıyor ve bu da zaman alıyor. Kimi insan çabuk toparlar, kimi ise daha yavaş... Fatih Bey de maalesef ikinci grupta.
Merak Edenlere Son Durum
Şu anki durumu özetlemek gerekirse:
- İyileşme süreci planlanandan daha yavaş ilerliyor
- Doktorlar ekstra tedbirler almış durumda
- Dinlenme ve tedavi programı yeniden düzenlendi
- Yakın takip altında - her şey kontrol altında yani
Biliyorum, sevenleri için bu haber hiç iç açıcı değil. İnsan ister istemez 'acaba daha mı kötü?' diye düşünmeden edemiyor. Ama merak etmeyin, durum kritik falan değil. Sadece biraz daha sabır gerekiyor, o kadar.
Peki Ya Sevenleri?
Fatih Ürek'in hayranları ve sevenleri sosyal medyada adeta seferber oldu. Mesajlar, geçmiş olsun dilekleri, moral verici yorumlar... İnsan bazen böyle zor zamanlarda gerçek dostlarını tanır derler ya, hakikaten doğruymuş.
Avukatı da bu konuda özellikle vurgu yaptı: 'Tüm destek mesajları için aile adına teşekkür ederiz. Bu moral, iyileşme sürecinde en büyük destekçimiz.'
Yani demem o ki - bazen bir telefon, bir mesaj, küçücük bir 'geçmiş olsun' insanın içini nasıl da ısıtıveriyor.
Sonuç olarak, Fatih Ürek'in sağlık durumu hakkında söylenecek son söz şu: Her şey yolunda, sadece biraz daha zaman gerekiyor. Bazen hayat böyle işte - hızlı koşmak yerine, yavaş ama emin adımlarla yürümek gerekiyor. Ve inanın, o emin adımlar şu an atılıyor.