Hayat bazen öyle acımasız darbeler indiriyor ki, insanın yüreği dayanmakta zorlanıyor. İnegöl'de yaşanan son olay da bunun en acı örneklerinden biri.
Geçtiğimiz günlerde oğlunun şehit haberini alan bir baba, bu dayanılmaz acıya daha fazla katlanamadı. Evet, bildiğiniz gibi - bazı acılar o kadar derin oluyor ki, yürek adeta paramparça oluyor.
Çifte Matem: Bir Ailenin Bitmeyen Acısı
Oğlunun kaybının üzerinden henüz çok kısa bir süre geçmişti ki, baba Mehmet Ali Y. evinde aniden rahatsızlandı. Ailesi hemen 112 Acil'i aradı ama... İşte o 'ama' kelimesi bazen ne kadar ağır geliyor insana.
Gelen sağlık ekipleri tüm müdahaleleri yaptı. Kalp masajı, ilaçlar, her şey... Fakat ne yazık ki artık çok geçti. Mehmet Ali Bey'i kurtaramadılar. Kalbi, oğlunun acısına daha fazla dayanamamıştı adeta.
Komşuların Şaşkınlığı ve Üzüntüsü
Mahallede herkesi derin bir hüzün kapladı. Komşular, "İki günde iki cenaze... Bu nasıl bir acı?" diye soruyorlar birbirlerine. Kimse inanamıyor bu çifte trajediye.
Bir komşu, gözleri dolu dolu anlatıyor: "Mehmet Ali Bey oğlunun ardından hiç konuşmadı. Sadece boşluğa bakıyordu. Sanki kalbi çoktan kırılmıştı da, bedeni buna ancak şimdi ayak uydurdu."
İnsanın içini burkan cümleler bunlar. Gerçekten de - kim bilir ne fırtınalar kopuyordu o yürekte?
Tören ve Defnedilme
Mehmet Ali Bey'in cenazesi, oğlunun şehit düşmesinden sadece iki gün sonra kaldırıldı. İnegöl Merkez Camii'ndeki cenaze namazına katılım oldukça yoğundu. İnsanlar sadece saygılarını sunmak için değil, bu acılı aileye destek olmak için de oradaydılar.
Cenaze namazının ardından - ve bu belki de en dokunaklı kısmı - baba, şehit oğlunun yanı başına defnedildi. Artık birlikteydiler. Acı bir teselli belki, ama yine de bir teselli.
İnegöl halkı bu çifte acıyı konuşuyor şimdi. "Yürek dayanmaz böyle acıya" diyorlar. Haklılar da. Bazı acılar o kadar büyük oluyor ki, fiziksel beden buna ayak uyduramıyor.
Aile şu an çifte matem içinde. Bir yanda şehit evlat, diğer yanda acıya dayanamayan baba... Hayat bazen gerçekten çok acımasız olabiliyor.
