Tamam, şimdi gerçekleri konuşalım. Elli yaşı geçtiniz ve hala o sigarayı bırakamadınız, değil mi? Belki de 'Artık geç' diye düşünüyorsunuz. Ama işte bu düşünce sizi yanıltabilir - hem de çok pahalıya mal olacak şekilde.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Arpağ'ın söyledikleri kulaklarımda çınlıyor hala. Düşünsenize, yıllardır içinize çektiğiniz o dumanın bedelini eninde sonunda ödeyeceksiniz. Ama asıl mesele bu bedelin ne zaman ve nasıl ödeneceği.
Şu Düşük Doz Tomografi Meselesi
Bakın, bu konuda çok net konuşacağım. Düşük doz bilgisayarlı tomografi - evet, adı biraz korkutucu geliyor biliyorum. Ama inanın, akciğer kanserini erken evrede yakalamak için şu anda elimizdeki en güçlü silah bu. Prof. Dr. Arpağ'ın dediği gibi, "Erken teşhis hayat kurtarır" lafı burada kelimenin tam anlamıyla gerçek.
Peki nasıl çalışıyor bu iş? Şöyle anlatayım: Normal akciğer filmlerinde gözden kaçan minicik nodüller, bu yöntemle rahatlıkla görülebiliyor. Ve işte o minicik nodüller bazen hayatınızı kurtaran erken uyarılar olabiliyor.
Kimler Risk Altında?
- 50 yaş ve üzerindeyseniz
- 20 yıldır günde en az bir paket sigara içiyorsanız
- Ya da 15 yıldır günde iki paket içip bırakmış olsanız bile
Risk grubundasınız. Evet, bırakmış olmanız sizi tamamen güvende kılmıyor maalesef.
Aslında durum şu: Sigara içmek bir alışkanlıktan çok daha fazlası. Vücudunuzda yıllar içinde biriken bir zehir yükü. Ve bu yük, zamanla hücrelerinizde hasara yol açıyor. İşte tomografi tam da bu hasarı erkenden tespit etmek için var.
Peki Ya Radyasyon Korkusu?
Birçok kişi "Aman radyasyon almayayım" diye bu tetkikten kaçınıyor. Ama işin gerçeği şu: Düşük doz tomografide alınan radyasyon miktarı, standart tomografilere göre çok daha az. Hatta şöyle söyleyeyim - bir İstanbul-Ankara uçuşunda maruz kaldığınız radyasyondan çok da farklı değil.
Prof. Dr. Arpağ'ın dediği gibi, "Erken teşhis için bu kadar düşük radyasyon riskini almak, geç teşhisin getireceği ölüm riskinden katbekat daha iyi." Haklı değil mi?
Hayatınızla Kumar Oynamayın
Şu istatistikleri duyunca insanın tüyleri ürperiyor doğrusu. Erken evrede teşhis edilen akciğer kanserinde 5 yıllık sağ kalım oranı %70'lere kadar çıkabiliyor. Ama geç evrede bu oran %10'un altına düşüyor. Aradaki fark devasa.
Düşünsenize, yılda sadece bir kez yapılacak basit bir tarama, hayatınızla oynadığınız kumarı lehinize çevirebiliyor. Bence buna değer.
Son bir şey daha: Prof. Dr. Arpağ'ın altını çizdiği nokta çok önemli - bu tarama sadece erken teşhis için. En iyi çözüm ise hala sigarayı bırakmak. Hiç başlamamak en iyisi tabii, ama bırakmak için asla geç değil.
Yani kısacası, eğer bu risk grubundaysanız, lütfen bu yazıyı okuduktan sonra bir göğüs hastalıkları uzmanına danışın. Belki de hayatınızın en önemli randevusu olacak.